KURÞUNdandýr hecesi, KALEMi gönül yýkar
Kinden kire banarak, yazar çamurdan adam.
Tahlîl-i mürekkepte hakâret, küfür çýkar
Arsýzlýk ar sanarak, üzer çamurdan adam.
Uyarmak nafiledir, "sus" demek boþa gayret
Týynetini bilenler, þaþýrmaz, etmez hayret
Gözde; öfke, dilinde; iftira, yalan, gýybet
Nere gitse huzuru, bozar, çamurdan adam.
Aðzýnda saklý gezer dökecegi zehiri
Hani, dalsa içine, murdar eder nehiri
Tövbeye avuç açsa; zordur, paklanmaz kiri
Edebe davet etsen, kýzar, çamurdan adam.
Kalp kýrmaktan haz duyar; kem söz ile beslenir
Ya nefsin kölesidir, ya þeytana yaslanýr
Tanýmayan sanýr ki, bir gün gelir, uslanýr
Oysa, her gün daha da, azar, çamurdan adam.
Teþhis eder, taný kor; niyet okur uzaktan
Zevk duyar, alkýþ bekler, kurduðu her tuzaktan
Oysa Rabb’im görmüþtür, yeri hazýrdýr çoktan
Ýþ iþten geçtiðinde, sezer, çamurdan adam.
Ýster ki "buyur" densin, o da her haltý yesin
Aðzýna her geleni, düþünmeden söylesin
Yunus dönse de gelse; buna n’etsin, neylesin?
"Haddini bil!" diyenden, bîzâr çamurdan adam.
Din motifli dizeler, keyfe kederdir, kesin!
Ýster ki herkes ona "tek haklý sensin" desin
Bir de BARIÞ diyorsan, düþmandan da ötesin
Burnundan soluyarak, gezer, çamurdan adam.
Elinde kalem-kýlýç, kendisine av arar
Güçlülere bulaþmaz; zayýfta kýlar karar
Nasýl olsa ne vicdan, ne Allah korkusu var
Fýrsat bulsa, kaçýrmaz; ezer, çamurdan adam.
Sanýr ki hersey bâki, hayat bir bilmecedir
Mahþer dedikleri "þey" iki basit hecedir
Azrâil zile basar! Sorar "hâlin nicedir?"
Son nefese bin "EYVÂH" dizer camurdan adam.
Ýþ iþten geçtiðinde, sezer, çamurdan adam.
Mecit AKTÜRK
02.02.2012 Berlin