Mevsimlerden hangisi
Günlerden nedir bilmiyorum ey sevgili
Kaç asır geçti senden ayrılalı
Güneş doğuyor mu hergün doğudan
Ya da
Hoşçakallarla selamlıyor mu geceyi batıdan
Nerede arayıp, kimlerden sorayım
Hangi gül bahçesine yalın ayak baş çıplak varayım
Hangi musallada günahım yuyayım
Dergahına yüzüm sürüp, başım vurayım
İltifatına talip olmaya yüzüm yok
Günah çok... vebal çok... ihmal çok...
Ey sevgili...
Gözlerimde ıssız tepeler dolaşırken hicranınla
Kimsesiz kaldım yine derbeder burada
Sana yanık yüreğimde çağlayanlar
Cehennem kuyularından yükselen çaresiz çığlıklara
Eşlik ederken...
Hançer yırtılıcasına seslenirim sana
Ey sevgili...
En sevgili....
Halim perişan
Ruhum sefil
Benden iyidir inan karıncalar
Gece demez, gündüz demez çabalar
Senin yoluna baş koyanlar...
Senden ayrılışa dayanamayan kütük hıçkırırken
Başını eşiğine vurup da deven çıldırırken
Kolkola ölüme yürüyen her nefer
Dillerde tekbir Allahu Ekber
Hangi taşa çalsam başım bilemem...
Bir garibim bu gece
Gözyaşlarım çılgın bir nehir
Er’dir uzaklardan ikramını getirerek
Gönül kapımdan hesapsızca içeri giren...
Kefiliyim imanının mahşer gününde
Şefaatini esirgeme ER’imden...
Asimaral... 06.EKİM.2007... Saat:01:59