biz ölüm yaþýnda
sarýþýn ve gülümser bir ateþin baþucundayýz
billurun buðusunu
öfkenin ýþýðýný süreriz bahçelere
bilinçmi kavrayýþmý bilinmez
yansýyan yalnýzlýðýmýz
açýk denizlere savrulur
þimdi top mu deðiyor insan baþlarýna
yoksa düþen Ýsrafilin borazanýmý! ayaklara
iðdiþ edilen bir köpek mi yýrtýnýyor evrende
geçtiðimiz yollarýn hangi damarlarý kuruyor
toparlanmak imkânsýz dünyevi hazlardan
birinin ayak sesleri var duyuyoruz
o çýðlýk eþliðinde
kudurgan
sevecen
maðrur
burnumuzun ucunda ki bu yara izi nedir?
insan mý uzaklaþan dünyadan
yoksa baþka birimi belirlemek imkânsýz
eþyalar yýpranýyor aðaçlar yaþlanýyor
varsýn yayýlsýn bu yüzyýllýk kenef kokusu
tavþan karþý daða nasýl geçtiyse
öylece süt beyaz dönebilir
peki!
dilimizin ucunda bu aðýt nedir
dolaþsa insan dünyanýn buðulu bahçelerinde
sözcükler toparlanmýyor
çaðýrsa uzaklaþan ayak seslerini
elini gökyüzüne uzatsa
kýzýlcýk karasý bir bozgun bulutlanýyor
ömrün kýyýsýnda bu sýr nedir!
dipsiz bir maðaraya kazýnmýþ figürü
oyulmuþ
oyuluyor
oyulacak
insanlar bu sorguya gülebilirsiniz
gülün hatta
kendi kendinize sorun
ve dünyanýn hiçbir yerinde
böyle bir yara izi yoktur diyin
öyleyse cevap verin
her dakika
her gün
sessiz ve muazzam bir ordu gibi
yeniden ve yeniden
üzerimize Yürüyen
neydi ?
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.