/On Ýki Meryem’e, Züleyha’ya, Rabia’ya/
Yüreðinden taþaný söyler diye anýlan
Meyvesinden tanýnan kötü aðacým elbet
Yeþil yapraklarýyla göðü tutar sanýlan
Varlýk ile yoklukta minik baðlacým elbet
Kirlenmiþ bedenimle haciz görmüþ yarýnlar
Kentin sokaklarýný düþlerim süpürüyor
Kamburuma yeni suç yüklüyorken aydýnlar(!)
Tapýnak kâhininin senaryosu sürüyor
Beyazý kara yapan Musa’nýn soydaþlarý
Utangaç geçmiþimi Ýsa’ya arz ettiler
’Musa recm emrederdi, þahit sokak taþlarý
’Senin fetvan ne?’ deyip, kurnazlýk belirttiler
Gerçeðe hasret Ýsa anlýyordu maksadý
’Amaç üzüm yemek mi, yoksa baðcý dövmek mi?’
’Peygamber katledenler!’ kaldý onlarýn adý
Sövmek mi marifettir, yoksa sevip övmek mi?
Bir kez hata yaptým ve hatama köle oldum
Yaþarken kötüleyip beni nefretle anýn
Ýblisin içkisiyle þehvete kale oldum
Ýçtim yine susadým, meyi bitmez dünyanýn
En ziyankâr sözcüðüm huzura çýktý þimdi
Harflerim taþ kesilip yüzüme acý katsýn
Kusurlu bir kul idim, günah benim iþimdi
Hanginiz günahsýzsa(!) bana ilk taþý atsýn
Göðe kirler içirdim gözümün pýnarýndan
Bulutlarýn karnýnda damýtýldý gözyaþým
Temiz dala tutundum Ýsa’nýn çýnarýndan
Aklandý tüm köklerim rükû yaptýkça baþým
Yoksul desinler bana ötede güleceksem
Yaralý sözcükleri inançla týmarladým
Kötüleyin adýmý tevhidle öleceksem
Sizlerin yargýsýný Allah’a ýsmarladým
2011
Müjgân Akyüz/MAJ