I Oradaydýk, ellerimiz kara kara mühürlü, koyu koyu mühürlü, výcýk výcýk mühürlü, ki mühürlüyorduk yaþadýklarýmýzý ve yaþayacaklarýmýzý, her ölümün bir mühür hakký vardýr diyerek, her ayrýlýðýn bir mühür hakký vardýr diyerek, ki bittikçe mührümüz geceye basýyorduk boyansýn diye, ki azaldýkça mührümüz, birimiz koþa koþa karanlýk çalýyordu en kuytu anýlarýndan.
Oradaydýk ve kana kana yaðmur yaðýyordu ve biz mühürlerken bir yandan, bir yandan da akýyordu mühürler düþlerimizin en can alýcý en kaygan yerlerinden, ki yýlmýyorduk yine de mühürleyelim de unutmayalým acýýlardan önce ve sonraki iylikleri diye.
Hiç olmadý, ruhumuzun içinde zor günler için sakladýðýmýz soluklarýmýzla mühürlüyorduk, zor günler için nefes alabilelim diye, zor hayatlar ve zor ölümler için sýýzlarýmýz daha rahat toprakta uyuyabilsinler diye.
Oradaydýk, bir yandan günler bizi yaftalarken, bir yandan da biz günlerin içinde önceden çizilmiþ resimlerimizi mühürleyelim diye, ve yine mühürlüyorduk yorulmadan bir kez daha "diye" diyebilelim diye.
Ki mühürlediðimiz her bir tenin aldýndan okunaklý yazýlar geçiyordu yavaþça : "kalbi atmayan bir aþk ne iþe yarayabilir ki!"
II
Oradaydýk, o koskocaman mezarýn baþýnda iþte, Mezarý çevrelemiþtik çevrelemiþtik, Ellerimiz aðzýmýzda hani hiçbir harf kaçmasýn diye iþte Ellerimiz aðzýmýzda hani tüm harfler yüreðimizde kalsýn diye, Oradaydýk kapkaranlýk gözüklerle, Hani gözbebeðimizin içindeki sözcükler görünmesin diye iþte.
Oradaydýk iþte o dev gibi mezarýn baþ ucunda,
En sevdiðimiz cümle öldü diye iþte,
Ýþte o cümlenin hatrýna , Ýþte bilirsiniz “iyi bilirdik” demek için, Basbayaðý “iyi bilirdik” o cümleyi demek için , Cümlenin ruhumuzda çok emeði olduðu için iþte, Noktasýyla, virgülüyle, harfiyle bizi büyüttüðü için iþte, Ýþte oradaydýk hepimiz, Son soktasý eceli olan o cümlenin yanýbaþýnda, Bir küreklik toprak da biz dökelim diye…
Birden birimiz hýçkýrarak aðlamaya baþladý, Sonra sonra hepimizin hýçkýrasý geldi, Diðerimiz, ötekimiz doya doya hýçkýrmaya baþladý, Hatta þahidiz, bazý damlalar da rahmetli cümleye denk geldi, Cümle alem de þahittir, Cemil cümle de bilirkiþidir.
Oradaydýk bizi koynunda besleyen cümlenin yüzüne, imlasýna, mealine hürmet, Aslýnda biz hiç yoktuk da hep o vardý aslýnda, Aslýnda biz hiç yoktuk da o hep bize saklandýydý, Biz oradaydýk bir daha yapýþýr mý harfleri içimize diye, Hep olduðu gibi iþte, Yasýmýza dayanamayýp, Yine bir kitaba kurban eder mi diye kendini, Ýþte o diyeler ve iþte o iþteler uðruna, Yine ve iþte, Hep oradaydýk hem oradaydýk, Hepinizin bildiði o cümle için… "iyi bilirdik, iyi bilirdik, nabzý sevgiyle atan tüm seviþmeleri..."
III
Oradaydýk yine, suskunluklarla ve çýðlýklarla örülmüþ bir labirentin tam ortasýndaydýk, hem susuyorduk hem baðýrýyorduk, hem baðýrýyorduk hem susuyorduk, sanýyorduk ki labirentlerin çýkýþlarýnda kanatlý umutlar bizi bekliyor uçurmak için, sanýyorduk ki labirentlerin sonunda düþ yapraklý çiçekler bizi kokusuna boðacak, hepimiz oradaydýk ve çýkýþ yolunu arýyorduk çýkmaz çizgileri takip ederek, hepimiz emindik oysa bütün bulmacalarýn bizi yazgýnýn görünmez yerlerine götüreceðinden oradaydýk ve huzurluyduk oradaydýk ve endiþeliydik bir labirentin bizi , bizim de bir labirenti tutsak ettiðimiz zamanlarda.
Oradaydýk iþte yine, hepimiz sanýyorduk ki daima ýþýk takip edilir, ýþýðýn sonundadýr yazgýnýn çýkar yaný, hayýr dedi birimiz hayýr dedi ötekimiz, hayýr dedi hepimiz, birimiz haykýrdý : ýþýðý deðil karanlýðý takip edelim evet dedi birimiz evet dedik hepimiz karanlýðý! karanlýðý! karanlýðý! çünkü karanlýk ýþýðýn rahminde gizlidir dedi birimiz. hepimiz takip ettik kör hayallerle karanlýðý ve giderek körelterek yazgýmýzý.
Herkes bir gün düþecekse bir labirentin dibine, ve herkes bir gün kendini ve sevdiðini çözecekse bulmacalarla, iþte biz de o yüzden yine oradaydýk, son nefeslerimizin sayýsýný bilmezken, ama yaþamýn terasýndan güneþe bakarken, kucaklarýmýzda nurtopu gibi yavru karanlýklarla...
Oktay Coþar Sosyal Medyada Paylaşın:
Oktay Coşar Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.