-I-
...
milyon yýl öncesi
içinde periler, cinler deðil
farelerle insanlar yaþardý inlerin,
sadece yarasalar güvercinler deðil...
ne toptancý sebze halindeydik
ne kutsal kitap mealindeydik,
hiç böyle deðildik eskiden
üþümüþlüðün, açlýðýn kaalindeydik!
ta nerelerden nereye geldik;
daðdan indik dereye, meraya geldik
etini yedik, derisini giydik ceylanlarýn
inden çýktýk, saraya geldik...
cehennemi biz yarattýk, cenneti biz
Adem’den Havva’yý, elmayla ihaneti biz,
gökdelenler içinde nakýþ nakýþ perdeler
avuç içinde fareyle internetimiz...
indi; farelerle mutluyduk belki
hoplayýp zýplarlardý tenimizde,
üþüyünce sokulurduk sýcaðýna
sürü gibi kucaðýna birbirimizin
...
gecemiz sabaha ererdi...
...
þimdi; dünyanýn bir ucundan öbür ucuna
anýnda zýplýyoruz farelerle hepimiz;
yine eskisi kadar mutlu deðiliz!
-II-
hayvanlarý ye(n)dik, bitirdik
yenilme sýrasý insanlarda(?)
insanýn etini yiyip, derisini giyebilir miyiz;
yiyebildiðiniz kadar buyrun yiyin birbirinizi!
indi þimdi; ilerleme uygarlýk, evrim devrim, iletiþim,
biliþim, ezelden ebede uzun metrajlý film; indiþimdi
isteyen yamyamlýðýný devam ettirebilir;
insanlýk buysa, ben hayvaným þimdi(!)
Þaban AKTAÞ
13.08.2011