Çokça masal dinlemiþken hayatta
Bir masal daha dinlememek adýna…
titrek parmak uçlarýnda þiir karaladým sana
tavada yanmýþ sucuklar kadar kýzgýnken bana
hiç olmayacaðýný bildiðim hayalleri kazýdým
dünü hiç olmamýþ yarýnlara ait masallardan
biraz yeþil
biraz da kahve rengine bürünürken bakýþlarým
dalgalarýnda semazenler döndürdü hýçkýrýklarým
kimse duymadý masallarýna ait serseri kurþunlarý
kimse aðlayýþlarýma dair bir avuntu koyamadý
soframda azýðým kaldý senden bana emanet gözyaþlarý
ezbere saymaya alýþtýrýldýðýmýz destanlardan çok öte
yaþamadan sevmiþken masalýný hiç silmeden hece hece
yeþerteceðin umudunu yeþerttin körpe güvensizliklerde
alýmlý bir hasret olmaya alýþmýþken sineklerin azabý
alýþkan ýsýrýklar ile gözlerimi açmaya alýþtým sabahlarý
biraz sen vardýn
gerisi pek çok yalnýzlýðýn
sen bile duymadýn kara oðlanlarýn suya hasret hikayelerini
sansürleþmiþ medyatik oyuncaklarda geçerken zamanlarýn
hasretliklerin dileklerini bilemeden geçiriverdin
kara oðlanlar, kara kýzlar çok uzaðýndaydý da
ben vardým onlardan daha yakýn sana
belki onlarýn susuzluðunu dindiremezdin yaþarken
ama yaþlarýna hasret birini unuttun sen severken
bu yüzden kan revan oldu pastal renklerinde hayaller
hiçbir imtiyazý kabullenemedi sevgiye susamýþ çocuklar
hiçbir ölüm onlarýn kadar yakýþmýyordu kirli yakalarýmýza
hiçbir lüzum yokken hayallerin resitaline banmýþ masallarda
geri getirebilir mi bilmem ama
þimdi sayfanýn diðer yüzünü çevirmek gerekli
böylece ne hasretliðim delirecek her gece
ne de üzülüp, susacaksýn aþkýn dokunmadýk lehçesiyle