Isýnan yüreðim mi düþer avuçlarýmdan
Yoksa birkaç gözyaþý mý yanaklarýmdan
<sinir oluyordu cüce severken
devlerin aþký olmaya çekinirken>
büyük gözleri vardý devin
heba edilen ýsýrganlýðýnda
cevap bekliyordu dertlerine
çöller sýrýlsýklam bekliyordu rivayetinde
birkaç yudum içebileceði yaðmuru
belki de bir sevgiliye ait birkaç damla gözyaþý
yazýk edilen fikir çöplüðüydü akýl
yargýlarýn hepsi körkütük saplanmýþken sefilliðe
inatlaþan bir kuruyuþ vardý hikayelerde
gözleri ufaldýkça þaþýyordu yaþayan ölüler
banklarda evcil bir kadýn örtüsü
belki de yüreðe varan birkaç aortun kýrýðýydý
iðilti esrikliðinde rengi kalmamýþtý yüreðin
yersizdi biber acýsýnda kalmýþ birkaç aþk
mýsralar kadar necip olabilir miydi oðullar
susayan insanlýðýnda uykusuz geceler saklanýrdý
bavullarý tez elden sarhoþluða giden bir genç kýz
belki de sevgiyi sevgisizlikte bulan alýmýydý
yitimsel birkaç kuruþ konmuþtu tabla ucuna
her mýsra sýr olurken yaþamak adýna yeniden
özgürdü rüzgar efil efil eserken ciðerlerde
parmak uçlarýndan kaçarken ölümcül sýzýlar
hep bir orospu çýkýyordu sakallý bir hacýnýn dilinden
belki de yaþarken tadamamýþtý gerçek aþký
üç noktalar boðaza týkanýrken sefil aruzlarda
arzusunda boðulanlara inattý yaþamaya dair mýsralar
belki tek olacakken, belki hep ona yanacakken
hep engeller koymaya bayýlýrdý dalgasýnda neferler
belki de sevmek denilen þey hayal olduðu için
<belki de ansýzýn öleceði bildiðinden
amenna demeye hazýrken
istemiyordu avucuna düþecek birkaç gözyaþý>
bu yüzden aþkýn soytarýsý olmaya layýktý
severken anlamsýz þaþkýnlýk yaþayanlar