okyanuslar mý çok uzak, saçlarýnda Marmara, ellerinde Anadolu gezinirken?
sen bir çocuksun daha
belki on
belki de biraz daha fazla
gözlerin ýsýtýyor þehrimin kenar mahallerini
en büyük acýlarýný unutturan bir sýcaklýk
avuçlarýnda saklýyorsun hazinelerimi
inanmýyorsun
farkýndayým
ama her þeyin bir sonu var, biliyorum
bu yüzden yalnýzlýðýma küsüp her gece
rüyam da dahi olsa sana geliyorum
ve sana bir aþk koparýyorum dalýmdan
çok mu zor kabul etmek
istememek hakkýndýr
ve ya korkup çekip gitmek
sen bilirsin
hiç kimse bilmeyecek red olunuþunumu
kimsenin aklýna bile gelmeyecek
bir erkeðin kýrgýn aðlayýþlarý
daha bir kuruyacak zeytin dallarý
barýþýn imtiyazlý kölesi
Türkçe kokacak çayýmýn altý
yüreðimin kanayan yaný
sensizliðe ait yakarýþlarý
bir sen olmayacaksýn
bir sen kokmayacaksýn karanfil misali
arka koltuklara sýðýnan yalnýzlarýn
hançer yarasý olacak hiç kapanmayan gözleri
nefes alýþlarýmýzý kaydetmeyecek
eksik kalan gülüþlerimizde
saçlarýna düþen aklarýn
yalnýz olmaya olmayacak artýk korkularým
telefon kulübelerinden de kaçacaðým elbet
seninle kalacak bu arzularým
sonunda aþký bulmuþ gibi
yazýlacak ölüme koþan mýsralarým
bu yüzden
sen bilirsin
ne de olsa hakkýndýr
hakkým olmayýný kabul etmemek
bu yüzden sözlerimi iþle gözlerinde
gözlerinde sustur gözlerimi
...