Kırlangıç Bakışlı
Kırlangıç Bakışlı
pişmanlığını anladım
tabi ki gözlerinin yan anlamlarını da dahil ederek
ardımdaki sözcüklerinin dipsiz kuyusuna
anladım pişmanlığını
hayalperest konuşkanlığımla yürümezdi
kısmak doğum çığlığını
bezgince günün akışına bırakmaksa kendini
bu sensin
burgaçlarımda kaybolan günahım
kapıyı çarptığını duyar gibiyim yüzüme
gelişine kilitlenmişti ilk gülme deneyimim
konuşmamak kapısını açsak da ara bir ikindi
tutukluyum kenar semt kışlı
çocukların elleri üşüyor kırlangıç bakışlı
ayaklarınla yürümüyorsun sen ellerimsin
dişimi tırnağıma geçirip yürümeni beklerim
hayata tutunmak için
çocukların elleri üşüyor saklarım seni özlediğimi
hep gelmeni bekledim
öpüşlerinden al kirazlı mevsimler yaratmak için
çocuklar küpeler yapsın diye kulaklarına
ama çocukların elleri üşüyor yaz duruşlu prensesim
kırk gün kırk geceli masallar da avutmaz şimdi dargın gözbebeklerimi
sımsıcak kucaklasam seni… düşlerini…
çocukların ellerine sürerim gözyaşlarımı…
sana aşk otundan bir hayat örüyordum kördüğümlü
kendimi hayatsız bırakıyordum
şefkat görmemiş bir vazo gibi
kırılıyordum
gözyaşlarım ayaklarına mı kapanıyordu
çocukların elleri üşürken bakamam günbatımına
saklarım seni özlediğimi...
Kağan İşçen
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.