hamuþ bir edayla
oturup bir rahle önü
dönüp dönüp yeniden tedris ettiðim aþk gibi
kýpkýzýl bir Endülüs akþamýnda
güneþler batýyor incecik
/yüreðime
tarýk
zühreyi g/özleyen bir yýldýz oluyor
yetimlerin gözünde
þ/al kýzýlý bir þiir raks ediyor
açýk/seçik,
kapýlýr diye cezbesine
korkuyorum saçlarýmdan,
falcýlardan kaçýp
guruba el sallýyorum
yangýna aþina ellerimde nirân
-deli divane- geçiyor koþumsuz atlar
gözyaþý havuzlarýndan
menzilsiz bir ok gibi dolaþýyorum semâsýnda
bir sultan nazarýna medfun tarihini
okuyorum sahipsiz Endülüs’ün
gül vurgunu bir düþü anlatýyor
ayaklarýma sarýlmýþ þahmaran
uyanamýyorum derin uykulardan bir türlü
sen
sustukça – ýzdýrap –
soluyor
Endülüs’ün son gülü