Yaklaþýk 16-17 yaþlarýndayken, bir suçtan dolayý yatmakta olduðu Oltu Cezaevinde gördüðü rüyada birkaç pir elinden bade içerek aþýk oldu. Ayný zamanda pirlerin verdiði kadehi, Esmahan aþkýna kaldýrmalarýyla Esmahan göründü ve sevdiði de belli olmuþ oldu. Sonra da kendisine Muhibbi mahlasýný verdiler.
Bu rüyadan sonra baðlama çalmaya ve türkü söylemeye baþlayan Muhibbi dönemin en ünlü aþýklarý arasýnda anýldý. Yazdýðý ilk þiirini de Oltu’nun sorumlusu paþaya yollatarak affýný diledi, kabul edildi.Muhibbi rüyasýnda görüp aþýk olduðu köylüsü Esmahan’la evlendi. Ancak karýsý genç yaþta öldü.
Uzun yýllar çeþitli yerleri dolaþarak geleneklere uygun olarak yaþayan Muhibbi’nin Aþýk Ýdraki ile yaptýðý karþýlaþma günümüze kalan önemli örneklerden biridir. Ayrýca Coþkuni, Elfazi gibi döneminin bilinen aþýklarýyla da karþýlaþtý.
Bazý araþtýrmalarda Aþýk Muhibbi’nin Hodlu Þamili’yle arkadaþlýk, ustalýk ettiði ve desteklediði yeralýr. Bazý kaynaklarda ise Muhibbi’nin (1823-1868 ya da 69) daha genç olduðu ve Þamili’den daha sonra öldüðü verilmektedir. Bu anlamda usta-çýrak iliþkisinden çok arkadaþlýk akranlýk, belki de tersi bir durum daha uygun bir açýklama olabilir.
Hodlu Þamili’yle uzun yýllar süren arkadaþlýðý sýrasýnda birçok yolculuk yaptý. Bunlarýn en ünlüsü vapurla Ýstanbul’a gitmeleri ve orada karþýlaþtýklarý olaylardýr. Muhibbi, bir keresinde söylediði hicivlerden dolayý Ýstanbul’dan köyüne yollandý. Ancak daha sonra birkaç kez daha Ýstanbul’a gitti.