Tren
Uzak evlerin uzak camlarýndan bakanlara aldýrmadan
Kendine bile yabancý perdelenmiþ hayatlarýn rotasýna
Eritir zamaný
Metal týngýrtýlarin topraðýn duymazdan geldiði cýðlýklarýnda…
Al beni der
Yolculuðum sana...
Olmazlarýn ötesinde bir dünya
Ýki paralýk sahipsiz býrakýlmýþ tünellerin iki ucu
Ki nedense hep karanlýðý barýndýrýr kollarýnda
Mavilere en çok yakýþan griler
Küstürdüðü kuþlarla birlikte gökyüzünün sonsuz misafirligine
Alakasýz
Köþe kapar arsýzca
Huysuz çocuklar gibi güneþ cekilmez hallerinde...
Ve kýrmýzý bir bavulun flörtünde ara istasyon
Levhalarinda mavi beyaz yazýlar
Peronda
Siyah beyaz resimlerden ç/alýntý bir kadýn
Parmaklarýnda eþsiz býrakýlmýþ bir yüzüðün gözyaslarý
El sallayan
Geride kimsesizligin kal demeyen soðuk taþlarý…
Mola verirken
Duman altý zihin travmalarýnda
Tren
Mahkum,
Hissiz ve uzayýp giden demir raylar
Ne üzerinden geçtiði nehir dinler onu akýp gider sessiz
Seviþirken þarkýsýný dinlediði orman bile kendi baharlarina açar dallarýný
Umursamaz…
Her istasyonda veda eden bir aþk
Unutulmuþ eþyalar kadar sahipsiz…
Ne tren anlar içindeki sirenin sesini
Ne yolcu bilir kaç istasyon geçip ömrü tükettiðini…
YILDIZ