kurþuni renkli gecenin içinde ay gülümseyen dudaðýnda ýþýðýn hareleri gizli bir bahçenin nuru aydýnlýk sanki yýldýzlardan bir demet indi elime…
gecenin koynundan uzanýp masal kuþu kývraklýðýnda süzüldüm pencerenden loþ ýþýkta yýldýz gibi parlýyordu yüzün fonda kýrýk bir kemanýn ezgisi sessizce dans ediyordu uyku melikesi sýðýndým sýradaðlar gibi uzanan kirpiklerinin kuytusuna bir katre yaþ uçtu, yanaklarýmdan yanaklarýna tuzum tuzuna karýþtý / kavruldum
vazonda renk renk çiçeklerin solmuþ en çok da kýrmýzý gül dökülmüþ yaprak yaprak kokusu sinmiþ sarýþýn lekelerin / mavi örtüye ya karalanmýþ kaðýtlar, saçýlmýþ saða sola okunmayan yazýlar hüzzam çalýyor savrulmuþ küller yerde sigara izmaritleri kederde miydin? yârim...
bir bilsen ne çok özledim , buðulu gözlerini çam kokulu nefesini…
ayaz günlerime kýraðý vuruyor suskunluðunyüksek daðlarýn kuzey yamaçlarý gibi çatýrdayan buz parçalarýnda çýrpýnan martý sensizliðim..
….
usulca alsan koynuna diyorum kimseler görmese duymasa terin terime, canýn canýma kopsa aþkýn vâveylasý tenimizde alev alev yansa tüm gemiler! birbiriyle tutuþan çeraða dönse bedenlerimiz kabarsa taþsa denizler sarar mýsýn ? aþk ile beni