Bir sen sevemedin beni,
Bir sen bakmadýn gözlerime,
Seninde derdin çoktu elbet,
Býrakamazdýn ellerini ellerime,
Haddinden fazla meþguldün.
Umurunda bile olmazdý eminim.
Öldüðümü duysan bir yerde,
Belki birkaç damla yaþ dökerdin.
Çýkmaza varýnca yollar,
Anamýn bile kurtuluþu olurdun.
Bilmezdi ki gezinirken ruhunda rüzgâr,
Kendi içinde parçalý bulutluydun.
Çok görmemek lazým aslýnda,
Sen dalgalanýyordun,
Anam hep bir kýzý olsun istemiþti hayatýnda,
Anlamýyordun.
Yollarýnýn önünde durunca bent,
Kara gözlerin yaðmur yüklü olurdu,
Kimse görmezdi yaðýþýný,
Saçlarýna düþen ak, gül gibi dururdu.
Sen sanýrken yaþlandýðýný,
Erteledikçe ertelerdin.
Pembe panjurlu evde saklanan aþký,
Hâlbuki güzel kýz,
Zili çalmaya gerek yoktu ki, kapý açýktý.
Neyse derin mevzular bunlar,
Sen þarkýlar söyle, þöyle dolan,
Tebessümlerini erteleme baþka baharlara,
Sevgili, bu dünya külliyen yalan,
Aldandýðýna yanarsýn yoksa,
Nehir misali akarken zaman,
Gel yolun yarýsýndan dön!
Kârýn olsun aþk, gözlerime saklan,
Ve sen anlarsýn pervaneyi,
Aþk ateþiyle yanmayý anlarsýn.
Görünce gözlerime sakladýðým seni,
Ýþte o an aþktan aðlarsýn.