Ýnsan, ayaðýný bastýðý topraðýn kendi vatan topraðý, avuçlayýp içtiði suyun kendi topraðýnýn kaynaðý olduðunu, hoyratça teneffüs ettiði havanýn kendi vatanýnýn havasý olduðunu bilmelidir. Bu üç kutsallýðý bilmeyen ya da inkâr eden kiþinin mayasýnda bir terslik vardýr.
(E) fsaneler, destanlar, Ö(R) üle, örüle Ta (G) ünümüze kadar Sür(E) gelmiþ. Dili(N) de ozanlarýn bir baþka güzelleþerek Evre g(E) çirmiþ, deðiþip geliþmiþ. Ýþte Gök(K) Türk ulusunun Destaný (O) lan Ergenekon Bir Ulusu(N) Yýkýlýþý, Kurtuluþu Sýðýnak bulup üremesinin Yeniden dirilip Eski topraklarýna kavuþmasýnýn Destanýdýr bu… * O Dönem Asya’da Göktürk oku Ötmeyen ülke, Kolu yetmeyen yer, Kudreti karþýsýnda Boyun eðmeyen kalmamýþ. Bu durum diðer kavimlere Hem aðýr, hem acý geliyordu. Üstelik, çok da kýskanýyorlardý.
Türklere karþý Düþman güçler birleþti
Birikmiþ bütün Kinle, öçler birleþti
Birbirlerine Zýt, tüm uçlar birleþti
Hýnçla, öfkeyle Kalan suçlar birleþti
Haraç baðlanan Bütün baçlar birleþti
Göktürkler Çadýrlarýný Hem de sürülerini Kadýn, çocuk, yaþlý bir yere Toplayarak kazdýlar hendekleri. Düþmanla on gün boyunca savaþ yaptýlar.
Töredir; Baþ emir verince, ayak yürür Irmaklaþýr insan, dað bile erir Erir de söz, büklüm büklüm bükülür Yol bulup, varacaðý yere mutlaka varýr ……….Varýr nice engelleri aþarak ………...Kimi zaman baþýný taþtan taþa vurur ………….Dinlenmek için durur kimi zaman …………..Kimi zaman yol almak için yürür
Bu savaþta Göktürkler üstün geldi. Yenilgiyi hazmedemeyen düþmanlar Büsbütün öfkelendiler Dediler ki: ‘’Göktürklere hile yapmazsak, Ýþimiz sonunda çok yaman olacak.’’ Bu savaþtan sonra Göktürkler kendilerini güvende sandýlar Galibiyetin verdiði Gönül rahatlýðýyla Huzur içinde beklemeye koyuldular. Aðýz birliði yapan düþmanlar Durup dururken Bir þafak vakti Aðarýrken tan Sanki baskýna uðramýþlar gibi Ýþe yaramayan mallarýný Kaçtýlar býrakarak. Bunu gören Göktürkler; ‘’Düþmanlarýmýzýn, Kalmadý savaþacak halleri, kaçýyorlar’’ diyerek, Düþtüler kaçanlarýn arkasýna.
Güvenleri sonsuzdu, Göktürkler yenilmezdi Öyle bir tuzak kurdu, düþmanlarý bunlara Bu savaþa mertlik ve yiðitlik denilmezdi Yok etmek için bir kez, düþman düþtü kinlere Kastettiler ne varsa, çoluk çocuk canlara Bir gaflete düþüldü, kolayca kanýlmazdý Anlatsam kâðýt, kalem yeter mi ki bunlara? Ta ezelden derlerdi: ‘’Topal ata binilmez’’ Aðlayan da kalmadý, yitip giden binlere Yazan kötü yazmýþ yazgýyý, geri dönülmez. ……….Ve ………..Ýnsan …………Ýnsana ………….Tuzak kurar. …………..Benlik savaþý ………..….Baþlar iþte o an …………....Saðlýklý düþünenler ……………..Elbette kazanacaktýr.
Yapýldý savaþlar arka arkaya Egemen oldular bütün Asya’ya Kaçanýn ardýndan koþtular yaya Tuzaða düþerek baskýn yediler
Geri dönen düþman vurdu ha vurdu Çoluk, çocuk, yaþlý ne varsa kýrdý Bir anda yok oldu Türklerin yurdu Mazlumun kanýyla gömlek yudular
Göktürkler Kötü yenildi Düþmanlar vura, vura Çadýrlarýna kadar geldi. Bir tek kara kýl çadýr býrakmadan Yakýp, yýkýp öldürerek yaðmaladýlar. …………….Kýlýçtan geçirdiler ………………Büyüklerin hepsini ………………..Sað kalan küçükleri …………………Evlerine kul edip …………………..Gözyaþý içirdiler Hiç kimsenin yüreði, asla olmadý engin Ýl Han’ýn birçok oðlu, bu kýyýmlarda öldü Kayý Han’la yeðeni Dokuz Oðuz düþmana Esir düþtü ikisi, kaçýp kurtuldu son gün Düþtüler Birer, birer Fýrtýna dindi Güneþ, yorgun, yorgun aydýnlatýrken Kýzarmýþ yüzüyle, Yýpranmýþ bir dünyanýn utancýný taþýyordu. Hicap mý? Yoksa kanlý bir aðýt mýydý? Olanlarý anlamaya, Kimsenin fýrsatý bile kalmamýþtý. *
Tutsaktý iki yiðit Hürriyetine kavuþmadan Esaret yangýnýnýn söneceðine inananlar En büyük aptallardýr. Bu esaret yangýnýný söndürmek için; Ýki yiðit kaçarak Göktürk yurduna geldi Burda gördükleriyle, yaþar iken öldüler Kafa, kafaya verip iyice düþündüler Orda oturup hemen bir karara vardýlar ……….’’Dört yanýmýzda düþman, bizleri yaþatmazlar ……….Gücümüzü toplayýp bir yerde birleþelim ……….Sapa bir yer bularak oraya yerleþelim’’
.………Diyerek koyuldular, uyku ne tatmadýlar ……….Gide, gide tek geçitli ülkeye geldiler ……….Bir güçlükle geçerek, burayý yurt bildiler
Bir avuç insan Ýnsan ki parmakla sayýlýr Sayýlýrlar üçer, beþer uçurumdan geçerken Geçerken buradan, güçlükle yürüdüler Yürüdüler korka, korka Korkarak geçtiler korkunç uçurumdan …………….Bassalar ………………Yanlýþ bir yere ………………..Paramparça olurdu ………………….Uçurumdan aþaðý düþen
Yazýn süt içtiler, kýþýn av etini bol yediler. Orda eðleþtiler ‘’Bu eller yurt bize, kal’’ dediler.
Bol aðaç, akarsular, yiyecek ve içecek Kalan Göktürk Tanrý’ya ellerini açacak
Ve Artýk Buraya Yerleþtiler Bir karar verip Ülkenin adýna ‘’Ergenekon’’ dediler Kayý Han, Dokuz Oðuz’un Burada çocuklarý oldu Her geçen gün az, az çoðaldýlar Dokuz’un çocuðu Kayý’dan azdý Hep oðlan oldu, olmayansa kýzdý ………….Ergenekon’da kalýp çoðaldýlar Kayý Han ve Dokuz Oðuz Gelip burada ürediler Çocuklarý yaðýz, yaðýz Olup kýrda ürediler
Burada kurdular aðý Güzün taktý Kayýn tuðu Mal maþalat ne varsa Salýp yurda ürediler
Dað bunlara açtý kucak Çað bir ulus doðuracak Yurtlanýp Ergenekon’u Kalýp yarda ürediler Kayý Han’dan doðan çocuklara ‘’Kayat’’ dediler. Tokuz Oðuz’dan (Dokuz Oðuz) olan çocuklara ‘’Tokuzlar’’ dediler. ……An ……..Aný ………Kovalar …….….Çadýr ile …………Doldu ovalar ………….Her geçen gün biraz …………..Üreyip çoðaldýlar ……………Ülkeye sýðmaz oldular ……………..Hemen toplanýp konuþtular ‘’Biz atalarýmýzdan duyardýk Ergenekon dýþýnda geniþ yerler, Güzel yurtlar varmýþ, eskiden oralar Bizim ana vatanýmýzmýþ, öyle duyduk! Daðlarýn arasýndan yol bulup çýkalým, Ergenekon dýþýnda dost olanýn dostu Bize düþman olan olursa vuruþalým.’’ Böyle konuþuldu Böyle karar verildi Çýkýþ için bir yol aramaya baþlandý. Yýllar sonra Geldikleri yol kapanmýþ Çýkýþ yolu aramaya baþladýlar
Yedikleri aþ aðý, sular zehir sandýlar ‘’Deðiþecek’’’ denildi bu esaret çaðý Düþündüler ‘’Bu daðý nasýl oyarýz’’ diye
Birçoðunun iþleri demircilik ezelden Çare bulmak tezelden, dað idi tek düþleri Aðýt figan eþleri, ‘’Nasýl doyarýz’’ diye
Artýk Ergenekon’da yýllar geçti aradan Dört yüz yýl yaþayýp da çýkmak vardý buradan ……….Bir demirci; …….......‘’Bu daðda demir madeni var. ………..….Yalýn kata benzer. ...........……...Demir madenini eritip ……………….Bir yol buluruz’’ dedi.
Toprak dar geliyordu, yol bulmak gerekiyor Daðlar kaplý demirle, insan aklý çýkýyor.
** Ve Hemen Demiri Görmek için Daða geldiler. Demir madenini Çýplak gözle gördüler. Göktürk Kaðaný verip o anda emiri Dað çevresine serip odunla kömürü Özgürlüðü görecek, sevindi ahali Bir kurtuluþu görüp, akýnca demiri **
Ve Çoluk, çocuk Genç ihtiyar Kadýn erkek Toplandýlar meydana Beklediler, beklediler, beklediler…
Dað geçit vermez mi ki, bir azmin karþýsýnda? Uzun uðraþtan sonra yavaþ, yavaþ eridi Ergenekon denen bu doðanýn kurduðu að Yürüdüler, görününce bir kurdun ayak izleri. ……….O günleri anlatmak ………..Bize kolay gelir. …………Dilimizde türkü ………….Elimizde teknoloji …………..O günleri yaþayamayýz elbette, …………...Ülke içerisindeki ulaþýmýn bile aylar aldýðý, ……………Tekerleðin bile yeni icat olduðu …………….O günlerin zorluklarýný ……………..Anlamak için ……………...Ýliklerimize kadar ………………Hissetmek gerek.
‘’Er, gene, kon’’ dediler, erdiler de kondular Yýllar geçti aradan, dar geldi Ergenekon Kuruldu düðün dernek, oldular damat, gelin ‘’Gelin’’ diye çaðýran Oðuzlarý anladýlar
Tarihsel bu kararda, mevsim henüz yazdý Tarih sel gibi akan demiri görüp yazdý
Ulusallýk bilinci binlerce eri yordu Ulus al ateþ gördü, koca dað eriyordu ……….Eriyordu insan gücü önünde ………..Önünde saygýyla bükülerek aktý koca dað …………Dað, mecburdu geçit vermeye ………….Vermeye görsün bu azim karþýsýnda. Ve O gün Kýzdýkça Kýzdý demir. Eriyip aktý; Açýldý orada Yüklü bir deve yolu O, kutsal ayýn gününde O kutsal günün saatinde Göktürkler Ergenekon’dan çýktý. O gün. O ay, belleklere kazýndý. *
Karalar karýþýr bir gün aklara Meydanda bakýlmaz azla çoklara Yapýlan bütün kalleþliklere Öfke kusup kin döküldü
Hazýr bir düzeni açýn ha açýn Ölenler ölmüþtür saçýn ha saçýn Unutmayýn, bir yurt edinmek için Topraða yüz bin döküldü. ……….Kolay mý kurulur devlet dediðin ………..Karýþ, karýþ kan döküldü …………Nice savaþlarda Koçyiðitler ölür ………….Bu uðurda can döküldü ** Yürüdüler at üstünde Gide, gide eski yurtlarýna vardýlar Açtýlar kýl çadýrlarýný Oba, oba Kendi yurtlarýný yeniden kurdular. O günlerde Göktürklerin baþýnda (Kayý Han) soyundan olan Börteçine vardý. Bütün illere elçiler gönderdi.
Haber saldý dört biryana Börteçine Han ‘’Ergenekon denen daðdan çýktýk duysunlar. Bana karþý gelenlerden kan akacak kan. Beni sayan buyruðuma uysunlar’’ …………..Uymayanla savaþýlýp serildi canlar …………..Bu savaþý ancak görüp yaþayan anlar …………..Tek bir baþýn sözü için ölüyor canlar. Türkler artýk eski yurduna talipti Biriktirmiþlerdi dört yüz yýllýk hýncý Bütün savaþlarda Göktürkler galipti Doðuma hazýrdý, bitecek bu sancý …………..Zafer sevinciyle sofralar kuruldu …………..Kýrk ayrý meydanda davullar vuruldu …………..Halaylar çekilip oyunlar serildi
Bir ulusun diriliþi baþladý Dilden dile söylenerek gelmiþtir Tarih bunu nakýþ, nakýþ iþledi Ergenekon Türk destaný olmuþtur …………..O günlerden günümüze gelelim …………..Ýzimizi, özümüzü bilelim …………..Gerekirse vatan için ölelim.
Ve Türkler O ayý O günü O saati Tarih boyunca Ýyi bellediler. Bayram oldu kutsal gün Her yýl o gün geldiðinde Büyük törenler yapýlýyor Ýnsanlar meydana toplanýnca Bir parça demir sürülür ocaða Çekici vururlar kýzgýn demire
Savaþlar yapýldý, kanlar döküldü Al, yeþile sarýlarak geldiler Yurt bilinen yere tuðlar dikildi Savaþlardan yorularak geldiler
Vatanýný seven dünyada zahit Tarih boyu ozan dilinde þahit Bazen gazi olup, bazen de þehit Tabutlara sarýlarak geldiler ……….Geldiler ………..Gövdeleri baþlarýndan ayrý …………Kimisi delik deþik ………….Ölenler …………..Yiðitçe öldüler. ……………Huzurlu uyusun çocuk …………….Sallansýn diye beþik
Kimi makam, mevkie koþup Gaflet ve delalet içine düþüp Düþman edinip de kinine þaþýp Yýksalar da, kurularak geldiler ………..Yýkýldýkça …………Bir yenisi kuruldu ………….Her kuruluþunda ………….Yýkanlar …………..Diz çöktü önünde …………...Her yýkýlýþýnda ……………Damarlarýndaki asil kana sýðýnýp …………….Yeniden dirildi.
*
Yurdun adý, Yurdun adý Ergenekon yurdun adý. Çaðlar sonra, bugün bize Saatleri hep tersine Ellerinle kurdun hadi... .................Kelepçe,zindan, duruþma ......................Tersine çevirip tarihi .........................Nerde görülmüþ? .............................Böylesine buluþma? Gerçeðin aynasýna Bak, çekinme, durma bak! Ergenekon yaylasýnda Birlik, töre, dirlik, Hak... ....................Gel be ey yalancý tarih! ........................Duy be ey kiralýk masa ...........................Ve gör yürekleri taa içinden gör .................................Gör can hukuk, gör can yasa Çýk ey mavi gözlü sarýþýn kurt Feryâd - figân içinde bu yurt Yeniden ýþýk ol, aþk ol, aþýk ol bize Silkinsin ulus, gülsün ülke Saðlansýn birlik içinde dirlik Ve kaybolsun, uçsun, gitsin Kahrolasý fakirlik... ..............................Açýlsýn kapýlar, erisin demir dað .................................Sevgi girsin içeriye ....................................Barýþ tebessüm etsin gönüllerde .......................................Yýrtýlsýn karanlýklar son kez, ..........................................El ele, yürek yüreðe versin herkes...
Harun YÝÐÝT
NOT: Yukarýda okumuþ olduðunuz destan, GÜLCE’nin NAZIM Türler olan; Akrostik, Üçgen, Gülce, Triyolemsi, Özge, Tekil,Yediveren, Tuðra, Gülistan, Yunusca, Dönence, Serbest Zincir, Sonem, Yiðitce, Buluþma Tokmak, Çaprazlama, Gülce Aruz olarak toplam 18 Nazým türünden oluþan BAHÇE ile yazýlmýþtýr. Sosyal Medyada Paylaşın:
HarunYigit Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.