“Heh, þu yaprak da aþýlsýn, yuvadayým” Dediydi o sabah, üçüncü seferini tamamlayacak henüz Dile kolay; Üç koca gidiþ ve üç koca dönüþ, küçük küçücük bir saatte Karanlýk çökmüþ ansýzýn Durmak olmaz, yürüyüþe devam
Emanet bu sefer sineðin kanadý; bir çift Güneþi kapayan da hammýr marka
Gök kubbe kafasýna bindi saniyeden de az bir dilimde Ne yük kaldý, ne de toprak Uykuya, uykuya dalýyordu antenlerini çaresizce oynatarak. Yitiyordu emekçi…
Düþündü Düþündü ki, ne olacaktý acep; Topraktaki komünün, Komünün topraðýnýn hali
Güneþ yanýklarýmla zaman durmuþ, Seslendim ona dað baþýndaki atölyemden Bir garip kadar garip halde: Sen vardýn dedim, sade sen… Tanrý kusarken gazabýný Denizden topraðý yükseltebilen Haklýsýn, emek gözünün nurudur.
Fakat korkma Uykularýn, kaçmasýn küçük dostum yeter! Geceleri kabuslardan uyanma artýk terli terli Zira emeðinle yükselmiþ bu toprak, Yine emeðin dünyasýnda yükselecek!
Sosyal Medyada Paylaşın:
matrus Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.