MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

GÜL İLE GÜLDÂN / VAZO (1)
S / ÂYE

GÜL İLE GÜLDÂN / VAZO (1)



Ben diyârlar dolaþan bir seyyâhým
Nice aþklara þâhid ve âgâhým

Bir gece yolum düþtü Câbilka’ya
Þöhreti yayýlmýþ çoktan dünyaya

Bu þehirde bir padiþâh yaþardý
Kýzýna þevkâtle dolup taþardý

Her gece onun saçýný okþardý
Dudaklarýndan bûseler taþardý

Kýzýný çok seviyordu padiþâh
Hatýrýný soruyordu her sabah

Cemâli bütün dillerde destândý
Kýzýl saçlarý da bir gülistândý

Sarayýn da hoþ bir gülzârý vardý
Yeþim taþlarýndan duvarý vardý

Güllerle ilgilenen Ruzbihân’dý
Yetimâne büyümüþ bir baðbândý

Baðbân, bahçedeki bir gülü budar
Kesilen budaklarýndan, gül kanar

Dibinde sararýp kurur yapraklar
Onlara bakýp bakýp gül de aðlar

Dün gazellerini topladý baðbân
Kaldýrýp attý bahçe duvarýndan

Yemedi onlarý geçen gazeller
Çörüyüp türâb oldu o güzeller

Türâb âþýktý o güle yaprakken
Aþký da dönmedi küle hâkken

Tek hayâli ona dönmekti bir gün
Filizlenmesiydi ondan bir sürgün

Baðbânýn bir dostu vardý köþede
Çanak çömlek yapardý kârhânede

Yaptýðý testiye türâbý bazen
Alýrdý dostunun baçesinden

Duvarýn yanýndan geçerken usta
Bulmuþtu aradýðýný en sonunda

Dolduruldu türâb ince torbaya
Katlanmalýydý gülden cüdâya

Omuzladý torbayý mâhir usta
Türâb da sandý ki bir kâbusta

Getirip türâbý koydu destgâha
Çektikleri deðerdi bir nigâha

Evvala, yoðurdu onu bir suyla
Su karýþtý türâbýn hoþ bûsuyla

Çarkta döndü ellerin arasýnda
Mestlik vardý hazîn simâsýnda

Mütemâdi dönüp durdu destgâhta
Mevlâna’yý hatýrladý dergâhta

Aþkýn özünde mahfî bir dönmek var
Testiye, mecnûna yada ölmek var

Þekilden þekle girdi Âdem gibi
Ýki parmak arasýnda þem gibi

Bunca cefâ güle avdet içindi
Bazen bahtiyâr bazen de enîndi

Hayâl kurdu mecburâne dönerken
Mevlâna gibi mestâne dönerken

Usta, bir güldân yapýnca o türâptan
Kurtuldum sandý, bir ân ýzdýrâptan

Fýrýný yaktý usta, ateþ kýzgýn
Nâr konuþtu: Budur iþte yazgýn!

Onu yavaþça soktu yanan fýrýna
Bir altý ekledi derecenin sýfýrýna

Yandý hemde ne yandý, ateþ þâhit
Kül olduðunu sandý her müþâhit

Nemi buhâr oldu yanan fýrýnda
Rengi al al oldu nârýn hârýnda

Çýkardý onu fýrýndan ustasý
Bitmiþti artýk çektiði cefâsý

Götürüp astý testinin yanýna
Yarýn onu satmak için kârýna

Testiyle arkadaþ olmuþtu güldân
Anlattý tek tek geçeni baþýndan

Gülün güzelliðini anlattý her gün
Yoksa nasýl geçerdi ki bu sürgün

Ansýzýn kuvvetli bir rüzgâr esti
Nerdeyse yere düþecekti testi

Güldân dönmeseydi ona yüzünü
Toplardý usta yerden her cüzünü

Teþekkür etti testi tek dostuna
And içti bunu unutmayacaðýna
***
Birgün âþýk olur sarayýn baðbâný
Cânâný da pâdiþâhýn Güldehân’ý

Her sabah dolaþýrdý gülzârýný
Bir gülden alamadý nazârýný

Onu gördü âþýk baðbân camdan
Hemen makasý alýp indi bâmdan

Güldehân’ýna yaklaþtý usulca
Elinde tutarten bir sarý gonca

Kesmek istedi beðendiði gülü
Güldehân hâyýr dedi çekip tülü

O gül, güldânýn vurulduðu güldü
Dünyada o çok üzüldü; az güldü

Bir bülbül vardý o güle vâbeste
Öyle bir sesi vardý ki berceste

Bir saat öterdi tek bir nefeste
Sesi duyulurdu tâ Everest’e

Yaralý gönlü aðyârdan vâreste
Sadece güle ezelden dilbeste

Karþýlýksýz bir sevdaya giriftâr
Zira semâda hep mestâne uçar

Gözleri azâb-ý firâktan giryân
Ciðergâhý da ateþ-i aþktan biryân

Öttü de gül anlamadý aþkýný
Sevemedi bu þeydâ þaþkýný

Sonbahar yaklaþýr, yapraklar düþer
Bülbülün gözleri giryândan þiþer

Çünkü o gül solmaktadýr gülzârda
Dil-i bülbül yanmaktadýr bir nârda

Güldehân üzüldü gülün hâline
Bir fikir geldi baðbânýn bâline

Çömlekçiye gitti ertesi sabah
Daha parlýyordu gökteki mâh

Çömlekçi, yeni yaptýðý güldâný
Verdi sevindirmek için baðbâný

Veda edip ayrýldý kârhâneden
Bir þeyler fýsýldayýp bahâneden

Bahçedeki gülün yanýna vardý
Onu topraðýndan söküp çýkardý

Gülü, köküyle o güldâna koydu
Bülbül bunu kanaryadan duydu

Türâb mesrûrdu gülüne vuslattan
Bitâb düþmüþtü kadere þekvâdan

Gülün güldâna aþký numâyandý
Aþktan dökülen eþki de ayândý

Yapraðýndaki katreler gözyaþý
Konsaydý altýna, delerdi taþý

Dönüp durdu havada felek gibi
Gözleri giryândan da çilek gibi

Bir ana kuþ gibi çýrpýnýp durdu
Bir dala baþýný dayayýp oturdu

Âh-u figân etti aþktan gülzârda
Kanlar kustu kimi zaman neyzârda

Baðbân güldânýný alýp yürüdü
Bülbülü hüzün ile gam bürüdü

Sarayýn kapýsýna vardý baðbân
Bülbül son kez baktý güle uzaktan

Sarayýn kapýsýna kadar uçtu
Zira saraya girmek bir suçtu

Geri dönüp kuru bir dala kondu
Bu hazîn hicrân ona çok dokundu

Güldehân’ý arayýp buldu baðbân
Yüzünde de kýrmýzý bir helecân

Bu gülü sana getirdim Güldehân!
Gönlümde de elîm bir aþk pinhân

Duysun istemem sevdamý cihân
Aþkýndan þu gönlüm bin periþân

Güldehân susar, âdeta lâl olur
Gönlü kâh bahtiyâr kâh melâl olur

Baðbân melul melul baktý didâra
Baktýkça büyüdü gönüldeki yara

Güldehân umut vermedi baðbâna
Hayýra remizdi gözlerindeki mana

Baðbân izin alýp çýktý saraydan
Ona nasib yoktu aþktaki paydan

Güldehân odaya koydu güldâný
Gülle geçiyordu bütün zamâný

Arkadaþý olmuþtu yalnýzlýkta
Onunla konuþurdu karanlýkta

Sýcak hücrede gül tekrar canlandý
Solgun yüzü misâl-i nar kanlandý

Bir gül sermedî muhtaçtýr suya
Ona vâsýlý için su da bir sebûya

Soner Çaðatay Wuppertal

Kelimeler:

Câbilka: Uzak Dogu’da bulunan, bir tane kapýsý olan efsanevi Þehir. tasavvufta, insanýn Allah’a yoneliþinin ilk duraðýný ifade eder.
Gülistân: Gül bahçesi
Gülzâr: Gülbahçesi
Baðbân: Bahçývan
Gazel:Geyik
Türâb: Toprak
Hâk: Toprak
Kârhâne: Eskiden çanak ve çömlek yapýlan yerin adý
Cüdâ: Ayrýlýk
Destgâh:Makine, alet
Nigâh: Bakýþ
Bû: Koku
Mecnûn: Deli
Þem:Mum
Avdet: Dönüþ
Güldân: Vazo
Müþâhit: Gören
Baðbân: Bahçývan
Güldehân: Padiþahýn kýzý (Manasý gül dudaklý)
Bâm: Dam
Vâbeste: Baðlý
Berceste: Mümtaz, seçkin
Vâreste: Baðýmsýz, kurtulmuþ
Dilbeste: Âþýk, tutkun
Giriftâr: Tutulmuþ, yakalanmýþ, tutkun, baðlý
Giryân: Aðlayan
Ciðergâh: Ciðerin bulunduðu yer
Biryân: Kebap olmuþ, kýzarmýþ
Þeydâ: Aþýk, periþan, deli
Bâl: Akýl
Eþk: Gözyaþý
Numâyan: Açýk, görünen
Neyzâr: Sazlýk
Didâr: Göz
Sebû: Testi
Bû: Koku
Þikâr: Av
Dilbahte: Gönlü yanmýþ
Bînevâ: Zavallý, hiçbir þeyi olmayan
Âþýyânsýz: Yuvasýz

Testi için gerekli sýcaklýk derecesi 60’ dýr
Bîpervâ: Cesur

Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.