seni düþünmekteyim
gazap üzümleri derlerken baðýmda
bir de derinden derine iþleyen buðulu bir ses
gri düþlerle örülü gece lambasý
aþk rahmeti okuyor
bense cehennem ateþinde
kavruluyorum
þimdi ateþten narlara buz gibi sular
seninle açýyor papatyada sevgi
daðýnýk bir yatak oluyor düþler
mor boyalý oda pupa yelken
üþüyorum sularýnda
ýstýraplý bir kýþ meleði gibi
sevgi eskidikçe güzelleþiyor diyor eskiler
bense aþk þiirleri yazmaktan acizim
ben aþký esrik bir gönülle yaþýyorum diyemiyorum
of f tadýndan yenmez bir acý bu
kývrýlýyorum
seni düþünmek, baþka bir güne uyanmak gibi
pazardan alýnan ilk çaðla hevesi
fýrýndan çýkan ilk sýcak ekmek
aç acýna kaplýyorsun içimi
tuvalde yarým yýrtýk bir aþk
maskeli hayatlar romanýnda
yolunu kaybeden ümitsiz sevgilere
yalandan coþkulara
kanýyorum…
Jale Keskin//Ýskenderun