Su sesini Hozat’ta duymuþtum ezbersiz akýyordu iki kayanýn iki tarihin ve bir yaþamýn arasýndan kar köþeli kristallerini kýrýyordu o sese sus. Dinle.
Çarpýþýp kýrýlan altýgenler bir mucize oluyordu geceydi. Üç-beþ nöbetiydi. Ümit Çavuþ türkü söylüyordu nöbet yerinde Kütahyalýydý þafak doðan güneþ diyecekti 42 gün daha beklese.
Su sesini Hozat’ta duymuþtum anýmsamaya çalýþýyorum bekle.
Üç-beþ nöbetinde bir meþe aðacý henüz çýplaktý beþ-on metre ötemde Akýyordu bir ilkbaharýn eþiðine sesi ve kendisi taþýyordu aklýmý kederimi, taþýyordu görmediðim bir iklime aklýmý taþýyordu, uzuyordu zaman bir saniyeden diðerine.
Delilik ne güzeldir Ýki kaþýmýn arasýna bir çiçek çizemesem de. Ümit Çavuþ bir çiçek taþýyordu sað bileðinde gittiði ve dönemediði her yere papatya gibi bir þey iþte her gün üzerinden geçiyordu tükenmez kalemle ezbersiz bir özenle.
Kaný þýrýl þýrýl o çiçeðin derinine ve öncesine.
Bir kýz seviyormuþ kýzýn bundan haberi yok adý bir çiçeðin adýymýþ Kütahya’nýn bir ilçesinde.
Su sesini Hozat’ta duymuþtum olmayan bir çiçeðin üzerinden geçiyorum silinmesin diye tükenmez kalemle Ümit’teki özenle.
Su sesini duydum az önce beþ yýlýn ötesinde söylediði türküyü unuttum ahh bi aklýma gelse.
Sus esini duydum o türkü geçiyor aklýmdan dudaklarým üþüyor yine seni ellerinden öpüyorum bileklerimizde birer çiçekle þafak doðan güneþ olacaktý 42 gün daha beklese Bir mayýndan ölmese O türküyü anýmsar gibiyim Dinle.
Sosyal Medyada Paylaşın:
Bir anlatıcı Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.