---mutluluğuma mutsuzluk taşıma aşkınla---

mutluluðuma mutsuzluk taþýma
sýrmalý çýkýnýndaki aþkýnla
kurt ulumalarý ürkütmesin
aç keseni, sun
yýldýzlarý örtü ederek üstümüze
dað baþýndaki vurgun sevdayý...

uzun, dolambaçlý, keçi yolunda
unutulan iki yürek olsun sonumuz
bizi yollara düþüren
yolumuza iz olan
çýkýnýndaki o düþümüz o...lsun...

bir yýlan gibi dolanan yola
uçurumlarý inat et
en heyelan tonunu doðanýn
aç çýkýnýný, koy önümüze
çýkar yazgýmýzý, o tükenmeyen sabrýmýzý...

dayanarak bedenlerimize
tutuþarak ellerimizle
çýkýnýndaki erzaðý
dilimizdeki yasak ýslýklarý da
düþürmeden, düþmeden
vurup sýrtýmýza taþýyalým
uzun ve soluksuz
pusuya yatmýþ
gündüzün baðrýna...

çökelim, gölgelenmiþ bir kayaya
bedenimizdeki sýzlayan, iltihaplý bir yaraya
baðdaþlara saralým yorgunluðumuzu
sil þimdi, buharlaþan terini ellerimle
aç çýkýnýný, gülümse
yarýnýmýzýn tebessüm umudunu...

idareli kullanarak
bir tütün saralým
tiryaki eden dudaklarýnýn ýslaklýðýyla
yak þimdi
gizlenerek avucumda
yüreðimize saplanan
o tutku ateþiyle...

tut elimden yürüyelim
yolumuz sislenir þimdi geceye
bir ýslýk tutturalým birlikte
kurt ulumalarý belki son bulur
katalým adýmlarýmýza bir ritim
dolunay türkümüzü korur
kadim zamana yanýk bir hava düþer
oluruz o zaman bir þark-ý rivayet
cýrcýr böceði yönümüze yoldaþ durur
bir öncü gibi, tizleþen sesiyle elbet...

düþlerle sonsuzluða ulaþmak için
yorgunluðumuzu yatýralým geceye
elini uzat, tut yýldýzlarý
topla çýkýnýna, biriktirerek
dokuz gün devirelim
dokuz gece sayalým
kapat gözlerimizi
bir dilek tutarak açalým
açalým çýkýnýndaki yýldýzlaþan müjdeyi
iþte þimdi üstümüzü örtsün o gökyüzü...

ay gider, oyun bozar
yýldýzlar küser, yere düþer
sabahýn bir vakti
güne dururken doða
uyanalým en çocuksu sevincimizle
tuttuðumuz düþleri bana anlat
çýkýnýný aç, yýldýzlarý azad et
koy sevgiyi çýkýnýndan topraða
yeþersin, meyvelensin bahara
sevgimiz tokluðumuz olsun...

bir su akar
gelinlik yanýndan
durgunluðuna hüznü kataraktan
elin olsun dudaklarýmýza suyu sunan
yüzümüzü serinletip, gözümüzü aydýnlatan
aç þimdi çýkýný, çýkar
bir özlem, bir hasret
yürüyüþümüz olsun...

yanýmýza ceylanlarý alalým
dað keçilerini, geyikleri
yeþeren yanýyla döngüye
insana küskün bitkileri
aç çýkýnýný, çýkar
dile sararmýþ, bitkilere mahçup özrümüzü
su gibi aziz olsun dostluðumuz
yeþersin o zaman kökleri sevincimizin...

týrmanalým daðý
ceylan gözü mazlumluðuyla
domuz sürüsü bir gavurdur zaten
af ola!
en aykýrý yanýyla
kartal kanadý yaklaþacak elbet býçak kanadýyla
usanmadan çýkalým en doruða
doruklaþan yürüyüþümüzde
çek o atmosferi içine
yay göðsüne, geniþlesin
bedenin bedenime titreyerek deðsin
kýzarsýn, utansýn yüzün birden
çýkýnýndan benim için
bir öpücük kondur yüzüne...

kanamalý bir yara ayaklarýmýz
kabuk tutmaz
tekrarlanýp bedende, düþer yaraya
suyu çürüterek sýzlatýr
basýldýðýnda tuzu bile utandýrýr
coðrafyasý yok bu yolculuðun
zamaný yitik
geçmiþten savrulup
geleceðe uzanan
çýkýnýndaki sallanan bir yalnýzlýktý
karanlýk, yamalý ve esrik...

bir keyif sigarasý tadýnda
sere serpe uzanmýþ düz ova
tepesinde dolanan güneþ ile
çaðýrgan bir edayla bize gülümser
savurma saçlarýný bekle
akýtma bedenini dur
aç gör
sineme kurþun
çýkýnýna yapýþkan olmuþ
tetikteki o ihaneti...

KARALAMACA YAZGILAR KÝTABINDAN.
Sosyal Medyada Paylaşın: