Neden düçar olunur, gönül kýyametine ?
Yanýlýp ta düþme sen, içimin gurbetine.
Olmadýk saatlerde, her gün kalkýlýr zilsiz,
Ufka karþý ufuklar, mesafeler menzilsiz...
Her kapý arasýndan, baþ gösterirken hýrsýz,
Yorgun atlar bekliyor, güzellerse sabýrsýz !
Gönlünde gül derenler, bakmazlar hasýlata,
Ýyi yap seçimini, her yol çýkmaz vuslata.
Ayýn parlak yüzünde, gün tarar perçemini,
Bir gün yola düþersen, açarak gel içini...
Basmadan yürümeli, karanlýk gölgelere,
Dikenli de olsalar, takýlmalý güllere.
Ucunda ölüm olsa, gidilir seve seve ;
Kaç kez yamine yatsan, tutmuyor gönül tövbe.
Nasýl gün usanmazsa, doðmaktan ve batmaktan,
Gönül neyi dilerse, budur aklýna yatan.
Daðýlýr saç baðýmýz, dökülür yüzümüze,
Oysa kaç düðüm vurur, aklýmýz gönlümüze...
Kalmasýn diliyorsan, kavuþmamýza engel,
Besle körpe taylarý, aklýný býrak da gel.
Karanlýða yakýlýr, aklýmýz el feneri;
Gönülle mümkün olur, geçmek mesafeleri.
Nerden karþýma çýktýn, bu karda, fýrtýnada?
Geçmiþini býrak, gel, tarandýðýn aynada.
Buralar çok karanlýk, alýþsan uykulara,
Geçerken köprümüzden, bakma acý sulara...
Çöküyor ýssýzlýðý, yine gamda gurbetin,
Bir kere sev de olsun, elimden kýyametin...
Hayrettin YAZICI
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.