ELMA AĞACI

Yamaçta bekleyen elma aðacý
Senin de dallarýn bükülür elbet
Bilirim, yalnýzlýk ne kadar acý
Yine de çaresiz, çekilir elbet...


Pek ufaksýn daha, meyven yok henüz
Dallarýn kýsacýk, gövden ince, düz
Baþýn çiçek açmýþ, hele gelsin güz
Yapraðýn sararýp, dökülür elbet...


Dilekle takarlar dalýna ipi
Yuvanda kuþ bekler, kovukta kirpi.
Çevrende koparken fýrtýna, tipi
Umarsýz haline bakýlýr elbet...


Çok piknik yapýlýr geniþ gölgende
Benzerin bulunmaz, teksin bölgende
Oksijen saldýðýn güzel ülkende
Kollarýn kýrýlýr, yakýlýr elbet...


Gövden yara-bere, her yanýn yama
Düþersin tasaya, düþersin gama
Zamanla pabucun atýlýr dama
Yanýna genç fidan dikilir elbet...


Dertlerin budakta, sanki bir çýban
Bilinmez deðerin, görünmez çaban
Yaðmurlu bir günde, garip bir çoban
Usulca yanýna sokulur elbet...


Yýllar tükendikçe çoðalýr yükün
Rahatlamak için yükünü dökün
Yýpranmýþ, kurumuþ, o yorgun kökün
Sonunda yerinden sökülür elbet...


Hikmet Nazlý

Sosyal Medyada Paylaşın: