Suna
Gördüm de gömdüm aklýma gözlerini
Öyle yalnýz, öyle derin, öyle çocuk
Suna’m, Suna’m
Bakýþlarýn; son nefesini veren ceylan
Ananýn koynu mermer,
Üç güvercin daha duvar dibinde, yaþý senden ufak
Kim bilir nerde þimdi, ya da hiç oldu mu baban
Baþýn ötede, geçiyorsun selviler arasýndan.
Kalkmýyor bulutlara, yeri yerinden oynatan gözlerin
Öyle kara, öyle delici, öyle yalnýz
Belki de dökülmemiþtir daha süt diþlerin
Suna’m, Suna’m
Satýlmýþ düþlerin çok ucuza
Açýlmýþtýr kapanmayacak yaran.
Hüzünlü bir akþam selamlar sanki
Yüzüne büyük gelen tebessümün ardýndan
Belinde kýrmýzý bayrak, salýnýyorsun
Al bir gül misali mezarlýkta açan
Yalnýzlýðýn kepeneðindir zira omuzlarýnda
Simsiyah bir bulut gibi akarken saçlarýn
Baþka bir ömrün avlusuna,
Çocuk ellerin kadýn olacak ilk önce
Býrakýrken uçurtmaný avuçlarýndan
Suna’m Suna’m
Sana mý kaldý kadýnlýk
kýzgýn, kýrmýzý bir gelinciktir
akan, bacaklarýn arasýndan
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.