…Sisli ve soðuk ve çaresiz ve yalnýz ve yapayalnýz gece…
Ve yýldýzlarý perdeleyen kar bulutlarý…
Ve sessizlik, çýldýrtýrcasýna,
Yalnýz geceye has bir sessizlik,
Ve Delirtircesine…
Ve bir o kadar da masumca…
-Dünyanýn neresine gidersen ayný…
Dalkavuk sokak lambalarý …
Gecenin namus bekçisi,
Gecelerin sadýk hizmetçisi…
Bir mýsra boyu yol ararcasýna,
Gece gezinmekte kýlcallarýmda…
Gözümü gece bürümüþ öyle ki;
Bir yaným kesilse gece akacak...
Karadeniz’e, Ege’ye ve Marmara’ya
Nehirler gece taþýyor gibi,
Akmakla tükenmiyor, bitmiyor mendebur!
Sýkýp boðazýný, alsam canýný;
Neresinden uðraþsan tutulmaz gece…
Eskiden benden köþe-bucak kaçardý,
Þimdi gece ile ben hep iç içe…
Sonradan kör olmak... oldukça garip!
-Mahkum olmak sana (gece), çok acý,
Ve gerçek…
Anlatabilmek sana (ben), bir yol olmalý…
-Kim bilir,
Belki;
Bir buket yaparým, geceden sana,
Ellerimle özenip-bezenip, hem de rengarenk,
Koyu siyah, açýk siyah ve uçuk siyah…
Bir de uçuk-kaçýk bir not iliþtiririm,
Gece kuryesi semtinize uðramaz fakat,
Þubeye gidip alýrsýn,
Belki….
Not::
-sana sevdanýn yollarý, bana geceler!
Muhittin Daðhan
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.