Yýl 1922’ydi… Kurban bayramý sabahý, Günlerin ilkiydi… Toplandýlar selamlaþtýlar, Birbirleriyle bayramlaþtýlar. Enver, Bir Devletment’e bir ufuklara baktý. Ýçinden, ýlýk bir duygu aktý… “Hey! Turan Yurdu Balcevan, Sana kurban bu can…” … Birden silah sesleri duyuldu. Enver ve atlýlarý hemen yola koyuldu… Günlerden 4 Aðustos Cuma, Durmadýlar, geçtiler hücuma… Tam Yirmi beþ atlýydýlar, Hepsi ak bahtlýydýlar… Kurtlar gibi atýldýlar, Aslanlar gibi saldýrdýlar, Ne ölümden korktular ne aldýrdýlar… Geçtiler çayýrlarý, Týrmandýlar bayýrlarý… Týrmandýlar Doru Çeðan yokuþuna, Aldýrmadýlar Abu Derya akýþýna… Silah sesinin yerini aramalý, Ýþte taradý birinci taramalý… Hepsi yalýn kýlýçtýlar, Bir kaçý uçmaða uçtular… Enver’in atý Derviþ, Allah asalet vermiþ, Böyle çok cenkler görmüþ, Son mermi boþa patladý, Enver’in atý, Ýlk cepheye ilk atladý. Düþman askeri pustu. Birinci taramalý sustu…
Baþka var mý derken, Onlar davrandý erken… Ýkinci taramalýdan kurþunlar saçýldý… At üstündeki cigitler bir bir biçildi… Atlayýp gerçek aleme geçildi, Cennet’te Kevser Sularý içildi… Yanýnda birkaç cigit ve paþa kaldý, Kahpelerle baþ baþa kaldý… Ýkinci taramalýya da Ýlk Derviþ atýldý. Taramalýya çok az kaldý. Lakin Derviþ yara aldý… Enver’in de gözleri karardý, daldý… Bir haller geldi baþýna, Tutundu eyerin kaþýna… Derviþ kendini son bir topladý, Paþasýyla birlikte cennete hopladý…
Kimse kalmamýþtý Türk’ten, Ýkinci taramalý da sustu… Taramalýnýn ardýnda, Tetik çeken Rus’tu…