Sus / ma!
Sus!
Gecemizin çýðlýklarýný duyayým
Aðlayan gözleri görmeden,
Gecenin karanlýðýnda kaybolayým
Konuþma, sesini çýðlýklara karýþtýrma!
Yalnýzca izle ve dinle!
Karanlýðýn geceye olan hâkimiyetini… Sus!
Kayýp yýldýzlar zifir yalnýzlýklarýna ýþýk yakmýþ bekler...
Gece gündüze seyreder
Alýþýlmamýþ bir yalnýzlýk senfonisi iliþir kulaklara
Masum ve güzel o büyülü ses herkesi etkiler!
Hiç bu kadar güzel olmamýþtý yalnýzlýk
Vazgeçiþler baþladý, yalnýzlýðýndan kopuþlar
Olmayacaktý biten bir hikâyenin anatomisi çizilemezdi
Ve her ne olursa olsun bu hikâye deki kahraman tek deðildi
Yarým kalmýþ cümleler gibi bu þehirde…
Gözlerine inmiþ bir perde bu hikâyede Ve ve ve
Bir yýldýrým yalanýr karanlýðýn sükûnetinden
Bir adam i mgeleri hep beyaz
Mücahit bir sonbahar giydirmiþ bedenine
Yaðmur içen
Kan nöbetçisi batý düþlerinden
Yalnýzlýk ne güzel
Yakýþtýrma bedenin kalýp ölçülerine
Duvarlarý sindirip fikri-i düþüncen
Yardana kýrbaçlayýp ruhunun içindeki umudu
Ve
Þeytansý tortuyu
Tutunamadýk yalnýzlýðýn ahir zamanýndan,
Yapamadýk zamanýn zamansýzlýðýnda,
Baþaramadýk yalnýzlýðý…
Sus!
Karýþtýrma daha fazla
Ýçimde savrulmuþ duygu þehrini
Taþ koyma sokaklarýma,
Çelme takma ayaðýma
Sadece sus
Çýðlýklarýmýn arasýndaki gecenin koyu yalnýzlýðýnda Sýyrýlýp siyahýn korku prangalarýndan
Nu insanlýk koþtuðu zehir zemberek taþ sokaklarýma
Dikme zakkum zehrini
Sus!
Hayat tiyatrosunda bir es koyup
Locanýn zimmete geçirilen sandalyesine
Sýyýr at içindeki karanlýðý
Gözlerinden bir bahar aksýn
Mavi, yeþil, eflatun
Kýzýl yýldýzlar
Dökülsün avuçlarýna
Çýðlýklarýma tecavüz eden kadýn
Sus
Dokunma yalnýzlýða
Bana kalsýn oda!
Ýçerde dolaþan parmak izlerin var hala!
Beni yaralayýp kanýmý içiren sen
Yalnýzlýða mahkûm edipte çirkin kahkahalarla gülen sen!
Sus!
Sus ve konuþma bir daha
Acýtma kabuk baðlamayan yaralarýmý
Dokunma bir daha bana ve odama kirletme ellerinle
Sus!
Yorma dalgýn kuþlarýmý
Kanatlarýný kýrdýn uçamazlar bir daha
Sus ve çýk hayatýmdan
Zehrini daha fazla boþaltma dünyama Oysa hasretim sana
Zehrine panzehir olsa
Yoðunluðum alýp da gitse tek baþýna...
Unutulan sükûnet
Derin karanlýk
Açan kan çiçekleri
Belâ hasretin
Ve yalnýzlýðýn
Ve sessizliðin
Ve gelip gitmelerin ömrümün kýyýlarýna
Ve hayatýnda olup olmayýsýn
Ve her þey
Ve sen
Ve ben
Ve ve...
Ve elveda benim zehirli sarmaþýðým
Ömrümün kangren yaný
Kesip de atamadýðým kolcaðýzým benim
Bu hasret bir beni öldürür
Bir beni yalnýzlýk…
Ruhumu teslim etmek ne denli zor
Adýný anmadan gitmek!
Yo bana göre deðil sensizliði içime gömmek
Dur!
Susma! Konuþ bu kez…
Yalnýzlýðýmý bastýran güneþim ol!
Doð gecelerime…
Çýðlýklarýmý sustur sen konuþ bu gecenin sabahýnda!
Gözlerime bak son kez!
Gülümse dokunulmamýþ taze dudaklarýnla
Ýçime attýðým tüm dertleri bir gecede unuttur bana!
Renklerimi getir avuçlarýma ve sakýn susma!
Son gecem senle mutlu geçsin þu beþ günlük fani dünyada…
Unutma bir gün senide alacaðým yanýma
Uzaklara gideceðiz
Kimselerin olmadýðý sessiz diyarlara
Ölüm kokmayacak, kan olmayacak
Sevgimizle yaþayacaðýz
Korkular kendiliðinden silinip elveda diyecek bize
Sen yalnýzca bu gece susma!
Gecenin sonu baþlangýcýmýz olacak yeni bir dünyaya
Þimdi susma! Murat Gevrek &
Ecem Kezer …Yoksul saatler…
<<05.05.07>>
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.