Ey her gece uykularýmý yoklayan ayrýlýk
Hani söz vermiþtin, gelmeyecektin geri
Þimdi tut kanatlarýndan düþlerimin de
Koyalým zaman denen utanmazý bir heybeye
Saçalým itin önüne, ya da at sürüsüne
Hangisi yer seni, bilemem ama
Ömrüm heder oldu senin elinde
Saklý kentimin sarnýçlarýnda þýrýldayan
Gün sýyrýðý dallarda konaklardý serçelerim
Ýnada inat, þarkýlar söylerdi güllerime
Elinde teli kýrýk bir sazla
Boynu bükük bir ozan
Sen Mayýs olacaktýn hatýrlasana
Koþacaktýk kýþa inat, yollarda
Koy gitsin demiþtin bir zamanlar
Koydun beni, iflah olmaz bir hazana...
Oysa Eylül
Kanadý kýrýk serçelerin mirasýna oturmuþ
Höllük eliyordu, bebek belemek için
Saçlarýnda kar yangýný ýþýltýlar saklarken
Kirpiklerinden topluyordu uykularýn en kesifini
Titrek ellerinden mi çýkmýþtý kýrgýn yemiþ mýsralar
Yoksa dilinde mi kilitlenmiþti
Seni seviyorum diyen soluklar
Bilmiyorum
Kederin al yaþmaðýný örtmüþ de yüzüne
Davullu zurnalý bir düðüne gidiyordu
Sýrtýnda beyaz kefenle
Hiç olmadýðý kadar deðerliydi þimdi
Bir zamanlar ona kahredip, sövenlerin
Elleri üzerinde...
Eylül GÖKDEMÝR... 20.08.2009