Merhabalý ve mütebessim bir sesle
Rengini koyuverdiðinde bahtýma gün
Sen daha yok gecedeydin
Karanlýðý bile eþelenmemiþ gökyüzünde
Muhal ümitlerini tek bir katre büyütmeden
Ezbersiz kelimelerle konuþan ben
Ürküten sessizlikleri bilmezdim
Nefesin hapsolunduðu göðsümde
Vaktin saatine minnetim yoktu
Çok uzun heveslerle çok sevmiþtim
Sonu yok mevsimleri içlenerek kirpiklerime
Teferruat demeden her fýsýltýyý geçirmiþtim
Bilmek biraz tatmak duyup görmekti
Ýslenerek bir ayrýlýðý yorumsuz özlemekti
Yaþanan her ana hükmederek
Göðün tavanýna kadar býkmaksýzýn sevmekti
Bilinmek kaðýttan gemilerin taþýdýðý
Varla yok arasýnda ucuz bir mesafeydi
Dostlarýn avurtlarýnda çevirdikten sonra
Muhabbeti tadýlmayarak yuttuklarý kadar
Ýþ bu zaman kývrýmlarýndan döne döne
Ýþtahlandýðýnda yeni bir muþtuya doðru bakýþlarým
Ümidin saðlam basamaklý merdiveniyle
Týrmanýlýr gibi vaat edilen hayat
Heyhat ey görklü ve görkemli kanat
Firdevsi elini ya da þilepli parmaklarýný mý deðdireceksin
Delirten korkularýn uçurumuna doðru mu
Yoksa mest edici mutluluklarýmý göstereceksin
Ah ölmek denilen kaçýnýlmaz nihayet
Üzerime çöreklendiðinde var gücünle
Haþyet ve dehþet içinde ki beni alýp
Bu hayat cemreliðimi nasýl bitireceksin
Sürekli aç bitap doymaksýzýn soluklanýrken
Bir lahza olsun doymayý fark etmeden
Ah ölüm mevsimi nasýl giyindin üzerime
Kendimin hesaplarýna göre yaþamadan hayatý