yasak olan sen deðilsin, seni sevmek ve seninle seviþmek de deðil bir sabah rüzgarý olup sere serpe esmek, açýk denizlerden saçlarýna mekansýz bir dansýn heyecaný gibi, saçlarýnýn karýþmasý sakallarýma bize aþina dalgalarla, kimsesiz bir güvertede çizerek yalnýzlýklarý yapýþtýrmak deðil karanlýklara, adý bilinmeyen yýldýzlarý.
yasak, aðaçtaki ham meyveyi, koparmaya çalýþmak belki dalýndan kulaða gelmeyen martý sesi, vapur çýðlýðýna benzer çok uzaklardan içtima saatleri bunun için iþte, böyle aðýr yalnýzlýklardýr kör-kütük sensizlik gibidir ve sýrýlsýklamdýr.
(bu avluyu yalnýz adýmlamak, alabora eder bütün ahenkleri, bilesin)
*
iliklerimi titreten baþka þey benim, aklýma bile gelmiyor ki soðuk nem taarruz gibi yoklarken duvarlarý, sývalarým içimden dökülüyor açýlan her kilit sesinde, beynimde binlerce anahtar intihar ediyor böyle üþümese ellerim, deðil yaðmurdan inan bilmem senden bile ismini saklarým nefesime, bir þey alamaz aðzýmdan kimse.
duvar, mahkumiyetin el yazmasý, ýþýðýn kör olmasýdýr prangalardan bin kat derine saklamaktýr bir anlamý, anlaþýlmasýn diye yazýlanlardan iþte böyle döner ak kaðýt, rengi artýk gece siyahýdýr bu duvarda örülü her taþ, sana armaðanýmdýr.
(bir çentik daha atýyorum duvara, üstüne gözlerini çizeyim, ister misin)
*
açýk denizlerin dalgasýnda köpük olalým, haydi ses ver tut yüreðimden milat gününde erittiðimiz duvarlarýn, tadý emanet kalsýn tel örgülere ve artýk bizden yana olsun bir þeyler de, inadýna ayrýlýk ve hasretlere þimdi koþalým, mitralyözler yetiþmeden arkamýzdan bir liman bulalým gece güne adým atmadan, düþ olup içine saklanalým.
firar, sevgiliye yazýlan ilk mektup, bir damla terdir ergenlik çaðýndan ay batýnca bir gece ansýzýn, býçaðýn silip pasýný çýkmasý gibi kýnýndan þiirlerin son dizesine yazýlmayan, kapýnýn açýk kalmasýdýr firar, yasak duvarlardan dökülen gözyaþlarýdýr.
(þiirlere görülmüþtür damgasý vurulmasýn, yanýmýzda götürelim, ne dersin)