Bu þehrin caddelerine hüzün yaðýyordu yine
Deli bir rüzgar yalayýp geçiyordu kaldýrýmlarý
Ve
Darmadaðýn kalýyordu düþlerim
Seni gösteriyordu yine takvimler
Yolunu þaþýrmýþ gariplere benziyordu halim
Oysa
Kaç kez yýrtmýþtým kefeni...
Geçtiðim bahçelerde güller yoktu artýk
Zaman kollarýnda durmuþtu geçmiþin
Daðlar devriliyordu
Kayýp gecelerimin yalnýzlýðýna
Bir postacýnýn peþine takýlýp
Adrese ulaþamayan mektuplarýn arasýnda buluyordum
Ömrümü...
Soluksuz kalýyordum bir pencerenin pervazýnda
Yüzümün aksi düþünce karanlýk bir cama
Ben kimim diyordum
Bilmiyordum
Ýki yana düþmüþ kollarýmdan sarkýyordu
Bezginliðimin insafsýz dilleniþi
Kendimden korkuyordum...
Bir dilek tut
Ýçinde sen
Ýçinde ben
Ýçinde biz olan demiþtim
Dinlemedin
Bir bütün olamadýk senle
Hep yarýmlarda buldum kendimi
Sevmedim bu halini
Kalma git!
Ýnce bir veda havasý yükseliyordu gülüþlerimde
Ve
Kýrýlma noktasý dedikleri bir yerde
Gözlerimde parlýyordu ýþýltýsý
Deliliðin
Çek vur diyordu bir ses
Çek vur!
Kopsun inceldiði yerden...
Eylül GÖKDEMÝR