Tual
Önce mavi’den yeni renkler yaratmayý sevdi
okþarken denizi gözlerinin ucuyla
en fazla bahar bulutlarýný çizerdi
ve Kýzkulesini, oturup dalgakýranlarda
Ne vakit tuale uzak kalsa fýrçasý
o ara halk ekmeði ufalardý balýklara
bundandý üç þehir deðiþtirmesi
on dört yýlda,ikisi sürgün
diðeri babasýný gömmek içindi Ankara’da
/peþinatçý üniversiteler yoktu o yýllarda
üç mezundan biri saðduyu r u c u
kalanlarý yeniçeri’ydiler
kimineyse gurbet sayýlmýyordu baþþehir
ki zaten basmazlardý çamura/
Yine de görülmedi hüzünlendiði
hiçbir istasyonda sustuðu da duyulmamýþtý
ne hýrkasýz çocuklar
yaþandýðý gibi yazýlmayan cinayetleri duyurduðunda
ne de mor bileklerinde paslý kelepçe
karýþýrken halkýnýn arasýna
Belki sevgilisi yoktu
fakat tahta bir bavulu vardý hep ardýnda
bu yüzden mutluydu
yaðmuru koklayarak giderirdi özlemleri
kuþlarla ýslýk çalarak aþtýðý kentler gibi
Aldýrmazdý çýldýran rüzgarlara
kartal yuvasý sýcaklýðý gibi açarken göðsünü
nerede bir derbeder görse orada kaskatý kesilirdi
gözleri, kasketi gibi
yine de isyan etmezdi duvarlara
Ben en çok
resim yapmayý seviyorum derdi
ama çizemedi hiçbir tuale çocukluðunu
ve hiç aðlayamadý
oturup karþýsýnda sabahadek onun
Öldüðünde dostumdu
artýk her hangi bir yalan kadar hayatýmda yoktu
Devin Karaca
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.