bir oyundur yaþam, katlanabilmek için sahne arkasýnda baþka dünyalar yarattýðýn; sofranda peynir ekmekle geçmiþ gazete, bir demli çay...
kulaðýnda ninni... bir kuyu doðar mekanda iki ay gökyüzünde üç güneþ döngüsüne bedel; mavi!...
kitaba uymayan rüzgar ýslak toprak ile yýkanýp, kýzýl yapraklar arasýndan içine çeker nefesini; oyuna geri dönmeye zorlar benliðin beden ve þartlar izinsiz,
bir nokta ki, kuyruksuz ki, adý sýfýr; kýrlangýçlar düþünce...
acý ise çekmek boyun borcun amaç; sisler içinde yol bulmak o noktaya
korku iþe yarýyor mu? peki ya ýþýk? renkler içinde isyankar!...
bükülmüþ iplik taneleri, bileklerin mor. yol düþünürken ve düþlerken...
durakladýðýn her an üzerine biniyor. kabuslar elini kolunu baðlýyor kan kokusu! ...
bir oyundur yaþam, gafletinde töz perde aralarý derin uykuya daldýðýn
Sosyal Medyada Paylaşın:
Zeynep Tavukçu Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.