bir þey de yemez içmezdim ama
anlamazdým da hiç
nasýl geçer zaman,
açlýk deðildi ki derdim;
ben seni ekmek gibi yer, su gibi içerdim,
sonra da gözlerimden
nisan’da yaðmur olur düþerdin
kalemin yapraðý çiçeklenir
açan güle þiir derdim...
sevgiyle beslerdin þiiri sen
mutlu bir yuvamýz vardý
fakat evliliðimiz hayâli
ihracaat serbest kaldýkça
kodeste bayram (!)
bahaneler arardýk, yalaný sahici yapmak için;
kâlp sandýðý sandýk(?)
kafesinde göðsümün
sen ve ben iki büyük lider
açýk farkla herkesten önde gider
her seçimin galibiydik;
dünya yýkýlsa biz iktidardýk ...
neydi sýrrý seçimin
sorsalar bize
vallahi bilemezdik
saðýr, dilsiz, jest mimik
el yüz, kaþ göz derken, baþ göz olur giderdik...
hayâllerimin ekranýnda
iþitme özürlü biri için spikerdi sanki sevgilim,
ama dünyalý deðildi
tele uzaydan gelmiþti, hayâli ay kadar þirin...
ne zaman ki harbiden acýktý
çanak anten çýktý, ipi kýrdý sevgilim
kablo yayýn devre dýþý
sona erdi þiirle mutlu evliliðim...
dört yýldýr ayrýlýkla iç içeyiz
kâlp sandýðý sandýk / içi çeyiz (?)
bastý yine efkâr içeceðiz
iç içme, iç içme;
boþ ver, gel bu gece içeceðiz
öyle arada bir iþte bir iki saat
içmeden seninle
daðýtacaðýz iyice rahat rahat (!)
daðýtalým bu gece, içelim gel anasýný sat
...
babasý duymasýn, kýz ellere uymasýn
sevenleri benim gibi Allah yalnýz koymasýn !
Þaban AKTAÞ
10.04.2000