Öykü kadını
Öykü kadýnýný dinlerdim
Akýbetleri ile romanlarý ihya eden,
Eylemleriyle kahramanlaþan o kadýný
Kutsal üçlüyle çýkardým yollara:
Ben,
O,
ve bir düþ.
Ellerimde kaderin kýrýlgan haritasý,
Adýmlarýmla eþikler aþardým.
Onun suskun omzunda bulurdum sýðýnmacý terk ediþlerimi
Düþlerimse hayallerden örülü bir zýrhtý tenimde
Yollar düzdü, düþler uçurum,
Gidiþler bazen sýr, bazen hüsran toplardý
Sesimin yankýlarý çýnlardý uzaktaki davul seslerinde
Kendi hikâyemde ödünç hayaller doldururdum kadehlere
O, çözülmez düðümleriyle,
Sonsuz sorularla kucaklardý dünyayý, bir türlü gelmek bilmeyen yarýnlarým
Ve düþlerim, ikimizin ötesinde bir yerde,
Yeni bir baþlangýç vaat ederdi her seferinde.
Yollarýn sonu yoktu, bunu bilmek yetmiyordu
Ve anlam yolda saklý diye durmaksýzýn kendimden uzaklaþýyordum
Ben, o ve düþlerim,
Hayata her daim yeniden baþlýyordum
Hayat ise her seferinde kendi þakasýný yapýp
Tüm öykülerde
Yalnýzlýk senfonisi ile eþlik ediyordu
Aðustos’un on üçüncü gününe
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.