MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

Öğrenilmiş Çaresizliktir Âşk -1
Güney

Öğrenilmiş Çaresizliktir Âşk -1





Ben insanlarýn yarattýðý tanrýya deðil, insanlarý yaratan Tanrý’ya inanýrým. Alphonse Karr

ÖÐRENÝLMÝÞ ÇARESÝZLÝKTÝR AÞK 1
-Yaradýlýþ Mitosu-

1. Nedensellik
2. Âlemlerin var ediliþi
3. Dünyanýn var ediliþi
4. Ýnsanýn var ediliþi
5. Ýnsanýn dünyaya düþmesi
6. Dünyevi, benlik
7. Öðrenilmiþ çaresizliktir âþk

1
Gittiðinde deðil, hiç kimse yokken daha
Kâlû Belâ’da ilk Yaradýlýþ *mitosunda
âd icat edilmemiþken daha
daha kimse deðilken -yokken henüz- hepimiz
henüz, *IMutlakI süre/tinde ilahi bir *‘t/öz’ iken *âþk
henüz *kuramý düþmemiþken zamana
ilk orda -(gördüðümde seni)- baþladý bu öðreti.

2
Orada
*ahraz âlemlerin yaradýlýþ suflesinde
*arýz ve kara’nlýk bir boþlukta
gök gürültüsünden yüce
çok tonlu toklu sahih bir ses
yok’a doðru fýsýldayarak!
‘Ol.’ der. (kun fe-yekûn)
Ve o, rahman ve rahim olan Rabb’in *tekvinî ile ‘Ol’uverir.
‘Ol’uverir, iki harf içinde yaþamak.

*Mükemmel sayýlarýn IMutlak DeðerI dilince,
sýfýr (0)’ýn ölümsüz bir anýnda
*saf bir (1)’in yüz milyarda bire denk 
‘Sanatsal *Kadim’de *sâni,
son kadar uzun
6 gün 6 gece (Yunus Suresi, 3. / Sâd 71, Hac 47)
-Kimin ya *muhdes, ya *sudûr dediði-
Sýr’rýn vakfýyla
Var edilir *monist bir *Tanrý Parçacýðý.
*Sonsuz küçüðün sonsuz büyüðe doðru uzay/ip giden
sýfýr boyutlu *amorf *kuarklarda
tane tane kümelenir atom.

Mimari dehayla
Rab’bin avuçlarýnda birikir
sýnýrsýz noktalý toz bulutlarý.
maddenin (bin)bir ipliksi sicimleriyle kalp kalbe baðlanýr âþk.
olur ve var edilir öz’ne’den þey, þeyden cisim,
cisimden âlem, her þey. (Furkan 59)
âlemlerden ay, güneþ ve yýldýzlar
ve ki -yalan- dünya.

3
Dünya,
atarken kalbi ceninde,
düþer ýkýnan cennetin rahminden.
doðar, nur topu gibi Rab’bin bir yudum nefesi ile
asýlý durduðu boþluktan kesilir göbek baðý.

Dünya,
Gebe meleklerin emzirdiði mavi çocuk.
tutulma ile *mihrine divane.
italik ekseninde, *dildarine *te’vil,
boynu *Þems’ine *ram.
sec/dinde semahý cem eden *Celâled.
döngünün d(ön)üþü.
gün ve geceye üleþ beþ vaktin *bilâ zamaný.
âþk mahlasý.
Tanrý’nýn pi yüzü.
*cennetü’l me’va.
ezan yüzlü sevi.
bitimin hayranlýk verici biçimi.
biçimin rengi.
ölümün baþlangýcý, mekân-ý *mihmaný yaþamýn.

4
Kudretin kemalinde
âþk çekimine sebep yerin
*matrut azabýnda, metafiziðine tozun
*Sýfat-ý Mutlak‘tan misal ile
bir tutam su kararak topraða
“apaçýk hilkati belli belirsiz bir çiðnemde” (Hac 5)
*heyuladan *arkh’edilir *nefhâ ile çamura tin.
-gör eyler- önce Âd icat edilirken,
-bak eyler- önce eðri kemik ile ‘âþk’ suretinde Havva yazýl’anda
-kör eyler-
*‘Ve
Tanrý kadýný yaratýr.’

Mamafih,
kovulmuþ *merdudun,
*deist bir yýlan suretinde hileye dönüþen itirazý
*ikâm ile cennette *iðvâ edip, Âd ve Havva’yý
mukaddes ilk günahta
Aden’den Sûr’üna deðin Ýsrâfil’in,
*tüm’den düþerken dünyaya (TÝN 5)
zamana ömürlenir ve rýzalanýr ölüme yaþam.
ürperir kalbin i mgesi.
baþlar, dünyalýk.
baþlar, insanýn büyük trajedisi.
önermesinde insanýn,
baþlar,
Hiç’liðe dair varlýðý, Varlýk’a dair hiçliði...

5
Ýlk ayrýlýþta ýrak düþüp
Arafat Daðý’na dek
dört yana savrulur *özgül aðýrlýk.
ilk kayboluþtan bince yýl daha
ilk görmenin*tayf’ýnda
*kaçýþ hýzýnýn ýþýk hýzýna eriþtiði telaþla,
saklanýp bir incir yapraðýnýn *nikabýna
ilk bakýþmanýn çarpmasýndan öte
*‘Var Olmanýn Dayanýlmaz Hafifliði’nde
baðýrda pare ile
sürgit ile t/öz’ne, ile üryan, ile tav ve kül, ar ile *revâ/n.
taþ, toprak, su ile ateþ, hava.
özlem, elem, ayrýlýk, çaresizlik ile
*rûberû O’nun adýna, sevgi adýna düþer kalplere.
-Lilit’in gözleri kadar yakýcý-
yüzü cennete benzer, cehennemi âþk.

Etkileþen bileþenlerin
Zatý ile *O’nluk tabanda,
el ele
göz göze
diz dize
*özdeþik kurup, alýr demini
sevdaya mayalý vuslat.
*rassal tarihin ilk mistik heyecanýnda
ürkek nefeslere muþtulanýr sesler.
*‘Yedi Özgür Sanat’ýn þahitliðinde
*olasýlýðýn uzayýnda düþer gönüllere kor.
baðýl neminde dudaklardan içilir rüzgâr.
her *cüzünde *teþn’olur külfet.
çýplaðýna deðerken *feno’tipin
tende bulunur ilk ateþ.
pembe duygularýn erime noktasýnda ýsýnýr haz.
parmaklarýn aðýr voltasýnda, yürünür
pürüzsüz ovalar.
su ve taþýn âþkýna harlanýr istenç.
göðüs göðüse sýkýþýr kalpler, keþfedilir yeni atlaslar.
kucaklanýr uyluk.
avuçlarda yumulan sýcaða titrerken eller
vahþi atlar gibi mahmuzlanýr nefesler.
dünyanýn ilk açýk havVa seviþmesinde
gül sancýsýna gönüllü
al’a çalar bütün pastoral renkler.
Mekaniðin sürtünme kuvvetiyle
*kinetik enerjiye dönüþür *potansiyel enerji.
geçilir derin vadiler.
kayalara çarpýp yankýlanýr þuh sesler.
her öðünde, iki bedende tek
aþýlýr üç boyutlu þehvetin dehlizleri.
tek/r hücreli hazzýn 1001 tonunda
artar nabzý *kuantumun
en pik anda týrnaðýný geçirip topraðýn sýrtýna
*münis bir tende *marazý zehirde þifalayarak
imana gelir *i/z’afiyet.
tövbesiz *hülasadan dökülür özneye yüklem.
analog bir nehirden kýlcal derelere deðin
dökülür alýngan kimya.
safkan bir *nüvede dizilir çok bilinmeyenli genom.
hücre vezniyle âþkýn hem/hâlleri birikir *hey’e.
X ve Y’nin pýhtýsýnda
büyür döþte *nevil.
ilk doðum sancýsýnda
günah ve *hayf ile
þad olur illiyet. (Araf 189-190)

-milliyetsiz ve *zürriyetsiz-
t/ürer ç/oðulun *meþrebi!..

6
Doðar ve baþlar
evrimiyle fýtratýn.
figüründe.
ile ikilem.
var ile yok arasý.
siyah ve beyaz.
iyi ve kötü.
güzel ve çirkin.
yalan ve doðru.

Az ve çok’-da
baþlar kaldýðý ve sürdüðü yerden
insanýn ve âþkýn serüveni
iki yarým elmanýn tümü -gibi-
bir tümün iki yarýsý
bir yarýmýz, bir yanýmýz, bir yaramýz gibi.
baþlar bitime dek
insanýn yitimi,
taþýn, suyun, sesin, n/isyaný
insanýn kalabalýk yalnýzlýðý.

7
Evveli gaipten iþittiðim
ve bilmezliðimi bildiðim
inandýðým
ve söylediðim
tâ! evvelden evvel
*ket vurup kronik âþk *bozonuyla *kehanete koþullu
çekilir acýlar
bahtiyar bir elmanýn ekþi tadýnda ilk.
*zâhir ve bâtýndan
arz ve arþta mahþere dek
tükenmiþliðinde maþukun
þah damarýna sendrom takýlmýþ
*dem-ü devrana meyilli
kabullenilmiþ yalnýzlýk *“âd(ýn)da”
‘La ilahe illallah’
öðrenilmiþ çaresizliktir âþk!..


*Öðrenilmiþ Çaresizlik Sendromu: Kiþinin geçmiþteki deneyimleri ve baþarýsýz sonuçlarla karþýlaþmasý durumunda ortaya çýkan bir ruh halidir. Bu ruh hali, süreklilik gösteren stresli durumlar geliþerek kiþinin kendini etkisiz hissetmesine neden olur. Dolayýsýyla kiþi, çaresizlik hissettiði durumlar karþýsýnda istese de baþarý elde edemeyeceðini düþünerek hareketsiz kalma eðilimi gösterebilir.
Kâlû Belâ: Allah dünyayý ve içindeki varlýklarý yaratmadan evvel, öncelikle gelmiþ ve gelecek bütün insanlarýn ruhlarýný yaratmýþtýr.
*Mutlak - IMutlak DeðerI: Her þeyin tamamý. Mutlak sayýlar bir gerçek sayýnýn iþaretsiz deðerini verir.
*Töz: Kök, asýl, özne, kendi kendisinde var olan
*Âþk: Ýlâh / ilâhi duygu 2. Sevi, sevgili. Þiirde bu anlamlarda kullanýlmýþtýr.
*Kuram: 1. Bir olgunun doðrulanmýþ deney ve gözlemlere dayandýrýlarak açýklanmasýný belirtir. 2. Bir bilim ya da sanatla ilgili ya da herhangi bir sorunu ilgilendiren ve uygulanmadýkça gerçekleþip gerçekleþemeyeceði, doðru olup olmadýðý bilinemeyen düþünülerin, ilkelerin topu. 3. gözleme dayanan saný, soyut bilgi.
*Ahraz: Dilsiz ya da hem saðýr hem dilsiz
*Arýz: Bir þeyin aslýnda olmayýp sonradan ortaya çýkan, doðal ya da asal olmayan. (Türkçede her zaman olmak eylemiyle birlikte kullanýlýr.).
*Kun fe-yekûn: Ýslam’da inanýlan Allah’ýn yaratma gücüne atýfta bulunur ve tekvinî emir olarak sýnýflandýrýlýr.
*Tekvinî: Yoktan var etme, oluþturma, yaratma, yaratýþ.
*Mükemmel sayýlar: Bütün pozitif tam bölenlerinin toplamýnýn yarýsý
*Saf 1: boyutsuz nicelik veya bir boyutlu nicelik, hiçbir fiziksel boyutu olmayan bir niceliktir. Bundan dolayý "saf" sayýdýr ve daima1boyutuna sahiptir. Medine döneminde inmiþtir. 14 âyettir. Sûre, adýný 4. âyette geçen “saff ” kelimesinden almýþtýr. Saff, sýra, dizi demektir. Sûrede baþlýca, Allah yolunda cihadýn fazileti konu edilmektedir.
*Kadim: Baþlangýcý geçmiþin derinliklerinde bulunan, pek çok eskiye uzanan, öncesiz.
*Sâni‘: “Yapan, sanat ve maharet çerçevesinde iþleyip meydana getiren” demektir.
*Muhdes: Sonradan var olan (varlýk)
*Sudûr: Sözlükte “doðmak, meydana çýkmak, sâdýr olmak, zuhur etmek” anlamýnda masdar olan sudûr kelimesi felsefe terimi olarak kâinatýn meydana geliþini yorumlamak üzere tasarlanan, yoktan ve hiçten yaratma (halk) inancýndan farklý olduðu ileri sürülen teoriyi ifade eder. Yaratma konusunda gerek felsefe gerekse de teolojik düþünce geleneðine göre iki temel bulunmaktadýr. Bunlardan birisi genelde kelamcýlar tarafýndan temsil edilen ‘zamansal (sonradan) yaratma’ iken diðeri genelde filozoflarýn temsil ettiði ‘ezeli yaratma’ anlayýþýdýr. Bkz: Gazali’ye göre Yaratma. Tuncay AKGÜN
*Monist: Tekçilik monizm ya da bircilik, her þeyin bir tek zorunluluðun, ilkenin, madde ve enerjiden olduðunu iddia eden veya tek bir tözden kaynaklandýðýný savunan felsefi görü
*Tanrý Parçacýðý: Higgs bozonu atom ve parçacýklara kütle kazandýrdýðý gibi evrenin oluþumunda rolü olan atomaltý parçacýðýnýn açýklandýðý standart modelin anlaþýlmasýnda önemli rolü vardýr.
*Sonsuz Küçük-Sonsuz Büyük: Matematiksel bir kavram bu sonsuz küçük (türev/integral) tanýmýnda ise sýfýrdan büyük ama herhangi bir pozitif sayýdan küçük bir sayý olarak tanýmlanýyor.
*Amorf: Kendine özgü bir biçimi olmayan (nesne).
*Kuark: Fizikteki temel parçacýklardan biridir. Proton ve nötronlar gibi hadronlarý oluþtururlar. 
*Mihri, mihr, mihir: Güneþ
*Dildare: Gönlün tek sahibi olan biricik sevgili
*Te’vil: Dönüp varmak, dönüp gelmek
*Þems: Güneþ- Þems-i Tebrizî, Þiirde iki anlamýyla kullanýlmýþtýr.
*Ram/olmak: Boyun eðmek, itaat etmek, köle olmak.
*Celâled: Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî
*Bila: Bilenemeyen, bilinemeyen tarih, sayý, rakam
*Cennetül Meva: Ýçinde yaþanýlacak cennet, Ku’ran-da meva kelimesi ahiret cenneti ve cehennemi için de kullanýlýr
*Mihman: Konuk
*Matrut: Kovulmuþ
*Sýfat-ý Mutlak: Allah’ýn mutlak, sonsuz ve muhit, bütün sýfatlarý
*Heyûlâ: Âlemin ilk maddesi anlamýnda felsefe ve kelâm terimi. Kâinatýn kendisinden meydana geldiði þey, varlýðýn henüz þekil almamýþ belirsiz hali. Terim anlamýný Aristo’nun ünlü “madde-sûret” (hylomorphism) teorisine borçludur .
Ýsrafil’in ölü kalplere can veren nefesi. TDK sözlük anlamý güzel ve latif koku olmaktadýr. Diðer anlamlarý arasýnda sýcak havalarda esen rüzgar ve nefes bulunmaktadýr.
*Arkhe: Her þeyin temeli, baþlangýcý, ilk hareket noktasý. Antik yunanca bir terim Ýlk neden, ilk öz.
*Nefhâ: Can veren nefes,
*Ve Tanrý Kadýný Yarattý: 1956 Fransa-Ýtalya ortak yapýmý film.
*merdud: Geri döndürülmüþ, kabul edilmemiþ, red olunmuþ • kovulmuþ
*Deist: Deizm veya yaradancýlýk, din, peygamber veya vahiy aracý olmaksýzýn bireyin akýl, gözlem, sezgi gibi yollarla Tanrý’nýn varlýðýna inanmasýna dayalý bir felsefi görüþ.
*Ýkâm: Yerine, yerinde
*Ýðva: Þaþýrtma, kandýrma
*Tümden gelim: felsefe ve mantýkta sahip olunan genel verilerden yola çýkarak özel sonuçlar çýkarma yöntemidir.
*Özgül aðýrlýk: Özaðýrlýk (veya Özgül aðýrlýk veya Birim hacmin aðýrlýðý), bir maddenin birim hacminin aðýrlýðýna denir. Aðýrlýk birimi olarak genelde gr-aðýrlýk seçilir.
*Tayf: Görüntü
*Kaçýþ hýzý: Bir gök cisminin çekiminden kurtulup uzay boþluðuna çýkabileceðiniz hýzý ifade eder.
*Iþýk Hýzý: ýþýk parçacýklarý olan fotonlarýn hareket hýzýdýr.
*Nikab: Peçe, peçelemek, örtmek kapatmak.
*Var Olmanýn Dayanýlmaz Hafifliði: Çek asýllý Fransýz romancý Milan Kundera’nýn felsefi roman türündeki kitabý.
*Revâ: yerinde, uygun, doðru, yaraþýr, yakýþýr.
*Revâ/n: yürüyen giden
*Rûberû: Yüz yüze, birebir
*o’nluk taban: O, 3. tekil þahýs 2. Matematikte sayý tabaný.
*Özdeþik-Özdeþlik: 1.Özdeþ olma durumu.2. Durumlar, koþullar deðiþse de ayný kalma, kendi kendine eþit olma, özdeþ olma. 3. Matematikte özdeþlik, bilinmeyenin her deðeri için doðru olan (çözüm kümesi gerçek sayýlar olan) açýk eþitliklerdir.
*Yedi Özgür Sanat: Antikçað okul ve eðitim dünyasýnda Felsefenin merkezde olduðu gramer, mantýk, retorik, aritmetik, geometri müzik, gökbilim alanlarýnda eðitim bölümleri.
*Olasýlýk: Olasýlýk ve olabilirlik, kavramlarý mantýk, matematik ve metafizik açýdan incelendi.
*Rassal deðiþken: Sezgi yoluyla anlaþýlan þans kavramý, soyutlaþtýrarak teorik matematik analiz alanýna sokulmuþ ve bu geliþtirilen matematik kavram ile ve olasýlýk kuramý olasýlýk kuramý ve matematiksel istatiðin temeli kurulmuþtur.
*Cüz: 1. bütünü oluþturan bölümlerden her biri. 2. Kuran’ýn otuz bölümünden her birine verilen ad.
*Teþn’olmak: Susamak, susamýþ. Divan þairleri tarafýndan, mecazen ’’özlemek, hasret çekmek’’ anlamýnda kullanýlmýþtýr. Teþne-dil ise yüreði susamýþ, özleyen, yol gözleyen demektir.
*Fenotip: Genetik (genotip) ve çevresel etkenlerin yarattýðý özelliklerin canlýnýn dýþ görünüþündeki yansýmasý.
*Kinetik Enerji: Bir nesnenin hareketinden dolayý sahip olduðu enerjidir.
*Potansiyel Enerji:Potansiyel enerji, bir cismin durumuna baðlý olarak sahip olduðu enerji türüdür. Bu enerji, cismin yer çekimi, ve elastik kuvvetler gibi dýþ etkiler sonucu ortaya çýkan enerjiyi ifade eder.
*Kuantum: Atom altý parçacýklarý inceleyen bir temel fizik dalýdýr. Fizikte kuantum, bir etkileþime dahil olan herhangi bir fiziksel varlýðýn minimum miktarýdýr.
*Münis: Cana yakýn, yumuþak, uyumlu, uysal, uygun.
*Maraz: hastalýklý, kötü, fena, kem
*Ýzafi: Baðýl baðýntýlý göreceli
*Hülasa: Öz
*Analog: Zamana göre deðiþen baþka bir türden niceliði temsil edip kendisi de zaman göre deðiþen ve sürekli bir özellik gösteren veridir. Analog, kökenlerinin benzer olmasýna gerek olmaksýzýn ayný görevi gören organlar.
*Nüve: Öz, çekirdek
*Hey: Þiirde, insan, kiþi anlamýnda kullanýlmýþtýr.
*Nevil: Renk, parlaklýk biçim, renklilik,
*Hayf: Yazýk, ilenç.
*Zürriyet: Soy, sop, döl.
*Meþrep: Yaradýlýþ, davranýþ biçimi, huy
*Zâhir ve bâtýn: zâhir= þu gördüðümüz âlem ve onda cereyan edenlerdir. bâtýn= hepimizin iç âlemi; aklý, kalbi, zihnidir. Kuralýmýz þudur: zâhir ile bâtýn iki ayrý denizdir.
*Ket vurmak: Bir þeyin gerçekleþmesine ya da yeni bir bilginin öðrenilmesine engel olmak demektir. Psikolojide ket vurma eylemi, istemsiz bir þekilde gerçekleþtirilir.
*Bozon: kuvvet taþýyýcý parçacýklardýr.
*Âd’ýnda: Þiirde 1. Ýsim, isimde, isminde 2. Hz Âdem, ilk insan anlamlarýnda kullanýlmýþtýr.
*Dem-ü devran: Sufiler ve tarikat mensuplarý için zikir ile vecde gelme zamaný.


Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.