Siyah Ceket
Orada olacaðým,
Gökyüzü en son ne zaman aðlarsa..
Yaðmur yaðýyor,
Bak, gözyaþlarým dökülüyor sevgilim!
Hani bir zamanlar
Kalbinde çýkan çýbanlarýn arasýnda,
Ellerimle kazýdýðým topraðý iyice açýp,
Beni de içine attýðýn gibi.
Ben yine dans ediyorum su damlalarýyla,
Yüreðimde seni hissedemesem de.
Ellerimi tutuyorum havaya,
O ellerini,
Buz gibi, bembeyaz ellerini,
Tenime deðdiremesem de,
Nefesimle ýsýtamasam da.
Gerçi neye yarar ki?
Bir yüreði ýsýtamadýktan sonra,
Cansýz bir et parçasýný ovmak?
Gözlerim o ceketinde kaldý bak yine,
Hani en son sabaha kadar ýslandýðýmýz,
Hevesle dans ettiðimiz,
Yüreklerimizin içinde aðlayan sevgimizle,
Yine, yeni, yeniden doðduðumuz yerde..
Üþümedim,
Sen gittikten sonra bir daha üþüyemedim.
Senin yüreðinde ýsýnacak kadar,
Son nefesinin hatýrasýný üstümde býrakýrken,
O siyah ceketinde,
Bir daha üþüyemedim.
Tenin o kara betona deðip kaný tadýnca,
Ýçimde kopan çýðlýklarla ellerim,
Teninde, kaderinin izinde.
Yere düþen cam parçalarý,
Bir kez daha zihnimi çizince,
Bir daha üþüyemedim.
Tanrý’ya yeminimdir ki,
Þafak tekrar doðduðunda,
Kaderin sayfalarý son bulduðunda,
Orada olacaðým,
Gökyüzü en son ne zaman aðlarsa..
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.