.
Bir asýra çattýk ki, dökülen kan diz boyu
Manzarayý görenler donakaldý be Hasan
Otað kurmuþ cihâna Kabil’in kahpe soyu
Ýþimiz Ebâbil’e, Kûn’a kaldý be Hasan
Toplasan, emin ol ki etmiyoruz bir adam
Ne duamýz ihlaslý ne de inancýmýz tam
Kalplerde iblis için pek müsait bir ortam
Aþk nefretle yarýþta sona kaldý be Hasan
Karabasan mýdýr ne, üstümüze bu çöken?
Talihine küsüyor mezarýna geciken!
Sevgi dolu yürekken her bedene gereken
Tefrikaya açýlan çene kaldý be Hasan
Her kime rastladýysam "hâlin çok durgun" dedi
Nasýl mutlu olayým; hilâlim vurgun yedi
Yunuslar diyârýnda nice hain türedi
Meydan üç beþ çakala, çana kaldý be Hasan
Uðrasan da diyorum sindiðimiz katlara
Tükürsen ardan arî sýrýtan suratlara
Öyle uzak düþtük ki destanýmsý tatlara
Ölümsüz o anýlar âna kaldý be Hasan
Zorlanýyor lisaným insanlýðý tanýmda
Yalnýz kalmýþ gibiyim adeta vatanýmda
Gardaþým kan kusarken Doðu Türkistan’ýmda
Merhametten bahsetmek Çin’e kaldý be Hasan
Ýnsan bu! Gamlý ise gönül dalgalý deniz
Gazze’de kýyým varken nasýl yanmasýn geniz
Nevbahardan vazgeçtik; güneþten bir nebze iz
Bulutun insafýna; tana kaldý be Hasan
Hazana da razýydýk, fýrtýnaya tutulduk
Tefrika belasýnýn girdabýnda yutulduk
"Uyutulduk ey halkým! Milletçe uyutulduk"
Demek, düþün ki bana... bana kaldý be Hasan
Mecit Aktürk