NAZIM (2)

Acaba
“Kuvayý Milliye Destaný”ný(*)
ben yazmadým mý,
yoksa
“Kurtuluþ Savaþlarý” da mý olmadý
ülkemde yani,
hiç mi kurulmadý Köy Enüstütüleri?
Yatmadým tabi bende
12 yýlý aþkýn hapishanelerde!

Doðumun sancýsýný,
beklemenin kývancýný
Kurtuluþ’un inancýný
yalnýzca ben mi bilirim
þiirlerim?

Yýlmadan ölesiye sevdim birçok kadýný,
-sevdalýmdý birkaçý-
tek-tek hepsine kavgamý kattým,
ama hiçbirini aldatmadým.
Tatlý bir þiir ve de acý bir biber
gibiydiler;

Erdik-Erkektik,
kimiyle sýrt-sýrta mücadele ettik,
-omuz-omuza olanlar yanýmdaydý-
kimi ise yalnýzca sýrtýmý sývazladý.
Sonradan yüzüme gülüp
sýrtlarýný bana dönüp
uzaklaþan
yada sýrtýmdan vuran
arka-daþlar
da vardýlar.

Bugün çocuklarým tüm dünyada
onurla
sürdürüyor davamý
tüm dilleri konuþarak.
Adlarý mý?
Kitap!

Bu ne be!
Tekke, Cemaat, Tarikat, Medrese?
Niçin gericiye boyun eðdik,
“Laik” deðilmiydik?
Yenilginin acýsýný, Kurtuluþ’un sancýsýný,
Devrim inancýný tadan tek benmiydim,
affedecek mi birgün acaba bizi þiirlerim?

(*) Kurtuluþ Savaþý Destaný ya da Kuvayi Milliye Destaný; Nâzým Hikmet’in Kurtuluþ Savaþý’ný bölümler halinde anlattýðý destandýr. Nâzým Hikmet bu destaný hapishanedeyken 1939’da yazmaya baþlayýp 1941’de bitirir.

Sosyal Medyada Paylaşın: