Güney
II- İmlalar Fasılı
Güney

II- İmlalar Fasılı


II- İmlalar Fasılı

Kaç fasıl geçtiğini bilmeden ömrümden, özlemin harlanıyor hep yeniden

Sürüyor, geçmiyor geçmiş olan
bulmak için habire kaybediyorum anımsadıklarımı
en çok yalnız akşamlarda, en çok akşamları yalnızken...

Hiçbir yere sığdıramıyorum çilemi, t/aşıyor avuntularımdan
bir girdap gibi çekiyor beni içine, unutmaya adadıklarım
masum bekleyişlerimde saklıyorum hüznümü
unutuyorum mecalsiz mevsimlerin adını…

Akşamlar tenimde mum karartısı
fitilde yanan mah
ışığın gölgesi -kendi- yüzüme düşen bir yalnızlık ve bana dair serencam
her şey başka bir şey
aşktan yapılma sürreal anlamlara bürünüyor dünya
her şey içimde Hallacı ihtivalar
aşk,
hurufi öğretiler sureti
gırtlağıma düğümlediğim sesim akıp düşüyor gözlerimden
her şey bir başka biçimin -hislerin- şekli
her şey biçimin bir başka şekli
aşk,
b/içilmiş hisler sarhoşluğu
aşk,
zayi
kendimde kaybolduğum her yer -Sen-…

*
Kendini benden eksilttiğin yerden
ateşin ruhunu çekiyorum içime
ağzımda tutuşuyor sözcükler
rüzgâr’Lâ üflüyorum ıslığımı,
alazlanıyor yalnızlığım
yutkumda birikiyor, ağarıyor sesim
hecelerine ayırıyorum suskumu
susuyor ve sesten düşüyor alfabem
sessizleşiyor harfler
sensiz hâller alıyor her biri
adsızın oluyor dilim
çoğalıyor boşluklar
ömrüme tamah ediyor zaman
duruyorum
kalıyorum öylece
bekliyorum
kalıp beklemek oluyor dünya…

Dünya
imlasına tarumar oluyor aşkın bu dil’siz çoğrafyası…


Güney
Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.