MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

SERA / 1.MEKTUP
Kadir Ercik

SERA / 1.MEKTUP


SERA / 1.MEKTUP
Satýrlara dönüþen her ne varsa, bilinme arzusu taþýyan yüreðinde.
Mektup yazmaya karar verdiðim günden bu yana, bayaðý bir zaman geçmiþ olmalý. Hayatýn bu denli hýzlý ve anlamsýz geçiþleri arasýnda yazmanýn gerekliliði biraz geç ulaþýyor ellerime. Ýçimde ki her fýrsatta haykýran o çocuðun yýpranmýþlýk ve umutsuzlukla kýsýlan sesine aldanarak…
Merhaba Sera!
Öncelikle Dünya’nýn o yýpratan hüzünlü gerdanlýðýndan sýyrýlýp, sana yaþamým boyunca hayalini kurduðum bu mektubu yazýyor olmanýn o çocuksu heyecanýný yaþýyorum. Þu an titreyen sadece ellerim mi? Onu da bilmiyorum. Ben sadece dile getirebildiklerimi yazmanýn telaþýna kapýlmýþ; tamamýyla her duyguyu yazabilecek kadar da sakinlik bulamadýðým, küçük penceresiz odamda anlamsýzca sayfalara gülümsüyorum. Evet, insanlara ve yaþama karþý hayatýmda bir mesafe, bir mahremiyet yaþýyorum. Beni ben yapan her þeyden tüm çýrpýnýþlarýma raðmen gittikçe uzaklaþýyorum. Kimsenin hiçbir mahlukata ve hayallerine saygý duymadýðý bu zamanda, ne kadar çok dayanabilirim onu da bilmiyorum.
Ýnsanlarý büyüdükçe artýk hiç etkilemeyen o masallardan yola çýkacak olursak, birçok þeyin daha küçükken çocuklara öðretildiði o þartlý yaþam tarzýna baþ kaldýrdýðým için mi þu an bu haldeyim.
Nasýlsýn Sera?
Ýyi olduðunu umarak…
Sürekli hiç usanmadan sorular sorarak hakkýmda merak ettiklerini bir sýr gibi saklýyor olmanýn yýllardýr anlamsýzlýðýný taþýyorum. Seninle tanýþtýðým o yýllarda henüz kendimle barýþýk deðilken, sorduklarýna ne denli cevap verebilirdim Sera.
Bu mektubumda, belki bilmek istersin diye düþündüðüm yaþamým hakkýnda yazmak istedim.
Hayata gözlerimi ilk defa eski ve yýkýlmaya yüz tutmuþ toprak tavanlý bir evde açtým. Çocukluðumun bir kýsmý bu evde geçti. Annem, zamanýn da aç kaldýðý için zayýflayýp kucaðýnda son nefesini veren ablamdan bahseder hep. Hayat bazen ölümle, bazen de yaþarken ölümüne sebebiyet verenlerle sýnar. Bazý insanlar hayata, bazýlarý da yaþama yanaþmaya korkarken önüne çýkan acýmasýzlýklarla savaþýr sürekli. Kuralsýzdýr bazen. Zamansýzdýr ve de nedensizdir gidiþler.
Yaþadýðýmý anladýðým ve yaþamý anlamaya baþladýðým yaþlarda sefalet içinde yaþarken lastik ayakkabýlarla sokakta; asýl fakirliðin insanýn yaþý ilerledikçe artan parasýna raðmen kaybettikleri aile, dost ve sevdikleri olduðunu henüz anlamamýþtým Sera.
Derince bir uçurumun kenarýnda, her türlü bekleyiþten uzak, çaresiz ve yalnýz bir anda; varlýðýna kýymet veren bir kadýnýn gözlerinin derinliklerine dalýp hayatýný deðiþtirebilmesi. Belki sonraki mektuplarda.
Hayatýmýn birçok kýsmýný etkileyen, mahveden ve tercihlerimde belirleyici olan hiç þüphesiz ki etrafýmdaki insanlar ve de ailemdi. Muhakkak ki her öðretmenin beni sýnýftan kovmak isteyebileceði derecede hayalperest ve duygusaldým. Bir çocuðun duygusal ve hayalperest olmasý kadar olaðan bir þey yoktu o zamanlar fikrimce. Dersleri dinlemez saatlerce pencere kenarýnda yaðan karý seyreder, süzülenlerle beraber yere kadar gözlerimle takip ederdim. Muhakkak her defterimin arka sayfasýnda birkaç satýrdan oluþan þiirler vardý. Yaþadýðým bu çocuksu duygularýn yerlerinde henüz yeni yeni güz yelleri eserken, ben karþýlaþtýðým her þeyi sorgulamaya baþlamýþtým.
Çok geçmeden beni yatýlý olarak kalabileceðim bir yurda verdiler. Henüz okulumun 7. Yýlýnda iki katlý ranzalarda uyumanýn vermiþ olduðu kimsesizlik duygusu beni etkisi altýna aldý. Kimsesiz çocuklarýn yetimhanelerde neler yaþýyor olabilecekleri duygusunu tam olarak kavramýþ olamasam da ayný duygular içerisinde bir rüzgârýn yapraðý savurduðu gibi bende duygular ve arayýþlar içerisinde sürüklenip duruyordum. Ailem hiçbir zaman ne düþündüðümü, neler hissettiðimi anlayamadý. Ancak bunu babamýn duygusuz ve anlayýþsýz olabileceði ihtimaline baðlamadým. Çünkü babam küçük yaþlarda anne ve babasýný kaybetmiþ olmanýn verdiði eksikliði yýllarca derin düþüncelerle telafi etmeye çalýþýyordu. Onun saç ve sakalýnda ortaya çýkan ve gün geçtikçe artan beyazlardan anlayabiliyordum. Annem; keþke onu sadece rüyalarda görseydim dediðim yýllarca aðabeyimin üzerine titreyen, bizleri ve yaptýklarýmýzý bir gün bile takdir etmemiþ o kadýn. Evde yokluðum onun için hiçbir þey. Þimdi bulunduðum yaþýmýn çocuksu en büyük eksikliði.
Yurttayken geçen yýllar bende birçok güzel þeye de sebep oldu. Yurdun güzelce döþenmiþ en üst kattaki misafirhanesinde sürekli içimdeki o derin yalnýzlýðý gün geçtikçe daha da fazla arttýrýyor, okumanýn ve daha fazla öðrenebilmenin arzusunu körüklüyordu. Ýlk defa bir kitap yazmaya baþlamanýn ve þiirin o saf heyecanýný orda yaþadým. Tabi uyuduðum ranzanýn ikinci katý pencerenin göle bakan tarafýndaydý. Her günün akþam saatlerinde bizlere verilen demir bardakta çayýn keyfini o pencerede tamamlýyordum. Hiç durmadan benliðimi arýyordum. Bazen çok güzel þiirler yazan bir þairin masasýnda, bazen de saba vakti namaza kalkýnca yurdun sessiz bir odasýnda Kur’an-ý Kerim okurken. Kaçýyordum. Arkama bile bakmadan. Hep kendimden ve benimle arkadaþ olmak isteyen akranlarýmdan. Ama adres belli deðildi. Týpký senin için yazdýðým bu mektup gibi.
Bundan dolayý sende nasýl bir his uyandýrdýðýný asla bilmeyeceðim.
Þimdilik bu mektubu yazabilecek kadar mecal ve vakit bulabildim.
Sözlerime ve anlatacaklarýma bir sonra ki mektup da devam edeceðim.
“Birgün” umuduyla.
Hoþça kal Sera.

Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.