elvadasý bol
günlerin aðýrlýðýnda zaman
geride kalanlara el sallayan bir bulut hafifliðinde
tüm vedalar
sisli bir daðýn tünelinden geçen
marþandizin çýðlýðýndan düþen çiy damlalarý gibi
paslý bir yalnýzlýðýn ayak izlerine terk özlemler
belki istekli belki isteksiz pencerelerden yansýyan
ah! o suskun gidiþler
istemsiz
kanlý bir hýçkýrýðýn sessizce kara damlayýþý gibi
ah! o donuk bakýþlarýn keskin tiz feryatlarý
acil yýkým emrine maruz kalan hayatlarýn
baþýna çöken o köhnelmiþ duvarlar
ne gelir ki elden
çaresiz insan camlara çarpan kalp kýrýklýðýndan
ve acý biber tavýnda gözyaþlarýndan baþka hiçbiþi yok
elde avuçta kalan
a
r
t
ý
k
mazideki gibi
siyah beyaz resimlerde gülümseyen yüzler
kucaklaþan bedenlerde açan sevgi tohumlarý
geçmiþin kokusu sinmiþ mendillerde yok
el iþlemeli o tahta sandýklarda
unutulur
hatýrasý hemen
silinip gider belki de
vurdum duymazlýðýn parçalanmýþ aynasýnda
duygusuz yüreklerin ahde vefasý kýt çöl topraðýnda
içi boþalmýþ dikenler gibi
derdest edilmiþ
gýcýrtýlý demir raylarýn çýrpýnýþýndaki zincirlerini kýrarak
sonsuzluðun ketum gizemine sarmanlanarak
bir varmýþ bir yokmuþ masallar misali
s a v r u l u r yiter i n s a n
ardýnda bestesi kýrýk dili aðýt
eðri bir dumanla
ayþe uçar
041202023
12:40