NAFİYE BACIM
Yokluk ve gariplik büktü belini
Ölünce doðrulan Nafiye bacým.
Sürünerek geçip hayat yolunu
Dünyadan ayrýlan Nafiye bacým.
Küçük yaþtan beri bir gün gülmedin
Eller gibi hazýr lokma yemedin
Yavrularý baþucunda görmedin
Acýyla yoðrulan Nafiye bacým...
Acýlarla ne de erken tanýþtýn
Hepimize emek verdin çalýþtýn
Çoban oldun çamurlara karýþtýn
Ýlkbaharda solan Nafiye bacým...
Kâhkik bayýrýnda izin mi kaldý
Sanki güller açan yazýn mý kaldý
Birine diyecek sözün mü kaldý
Gözü açýk kalan Nafiye bacým...
Garip garip gezer, mahzun dururdun
Ah çekerdin, hep baðrýna vururdun
Dað baþlarý idi mekânýn, yurdun
Dört yana savrulan Nafiye bacým....
Getirdiler orta yere koydular
Yavrularýn gözyaþýyla yudular
Senden sonra darmadaðýn oldular
Yuvasý daðýlan Nafiye bacým.
Çift ettim Murad’ý, dedin Ahmed’e
Onlar için girdin türlü zahmete
Mevlâ’m nasip etsin seni cennete
Ömrü yalan olan Nafiye bacým....
Ýki göz bir hane, yokluk diz boyu
Ýçi yanmýþ gibi içerdi suyu
Ebedî yurdunda sen rahat uyu
Yok dünyada kalan Nafiye bacým.
Nûriye Akyol
Görsel alýntýdýr.
Sosyal Medyada Paylaşın:
Nûriye Hsbk Akyl Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.