MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

Adsız


Yaðmur yaðýyor, benim öteki gözüm nerede?
Her þeyin yarýsýný görüyorum. Hayatýn yarýsýný, Tanrý’nýn yarýsýný. Yüzümün yarýsýný.

Ýki adamýn omuzlarýnda uzunca bir tahta kutu.
Nice diyarlar geçip bir ikindi üstü geldiler apartman kapýsýna.
Ben isterdim bahçeli bir evin kapýsýna gelsinler.
Pencerelerine hanýmeli dolanmýþ bir evin kapýsýna.
Güzel adamlardý, hiç konuþmadýlar. Sonra ýslýklarla gittiler.
Kutunuz kaldý dedim. O senin dediler.
Bir çamaþýr mandalýna sen git bak dedim. Çünkü mandallar korkusuzdurlar ve hep baþkalarý için bir þeyler yaparlar.
Ben de herkesin yaptýðý þeyi yapýyorum. Mandalý aþaðý atýyorum.
Oysa o korkunç rüzgarlarda bile,
Kavurucu sýcaklarda bile
Benim her þeyimi sýmsýký tutmuþtu.
Kutu; tahteþþuur.
(Böyle diyerek onun bilindik ama korkunç varlýðýndan kaçýyorum.)
Kapaðýn altýnda taklacý güvercinler, ateþ halkasýndan atlayan arslanlar, zil takýp oynayan ayýlar ve anne diyen kediler var.
Boðazýna kadar acayipliðe batmýþ bu dünyada
Hala kendilerinin acayip olduklarýný sanýyorlar.
Annemin kana bulanmýþ mor entarisi var. ‘Üzerime kan bulaþtýrdýn’ diye öfkelenip
Kalbimi kestiði ve yine üzerine kan bulaþtýrdýðý mor entarisi.
Ve babamýn son kez yüzüme gülerken titreyen dudaklarýndan düþen býyýk teli orada.
Taklacý güvercinler hala en acayip þeyi kendilerinin yaptýðýný sanýyorlar.

Ben siyah poþette taþýnmalýyým.
Arka sokaklardan, arka kapýlardan
Gizlice sokulmalýyým haneye.
Bütün ýþýklarý söndürülmeli odanýn. Kara perdeler çekilmeli. Kimse beni görmemeli.
Ben gözleri öpmeyi seviyorum
Öptüðüm bütün gözler kör oluyor.

Ben siyah ketenden bir torbada -fermuarý ve düðmeleri olmayan bir torbada-
Arka kapýlardan çýkartýlýp gecenin üçünde
Daha baykuþ tarla faresini hazmetmemiþken
Dað eteklerinde, tek bir hanenin bile ýþýðý yanmýyorken
Elektrik direði resmi mesaisini yeni bitirmiþken
Adý daha konulmamýþ bir kara renkteki gecede
Annemin yolladýðý incir reçeli
Otobüs bagajýnda bir memleketin ýssýz obasýndan geçiyorken
Ama reçelin içindeki incirler gibi
Olmadan ölmüþ, zorla tatlandýrýlmýþ
Tatlý, ölü ve buruþuk
Unutmuþ ve þaþkýn
Ben siyah bir torbanýn içinde.
Akarsulardan ve tarým arazilerinden
Meralardan ve çocuk parklarýndan uzak
Yalçýn bir kayanýn içine
On yedi metre derinliðinde bir çukura
Kireçlenmiþ bir çukura
Saklanmalýyým.

Çünkü ben hep dirildim sýð mezarlardan

Benim kýzým sarý kasýmpatý getirir iþ çýkýþý
O daha bilmiyor kasýmpatý hüsran
Ben ona unuttuðum güzel þeyleri öðretmiþtim çünkü
Aslýnda ben anne de deðildim
Bakýr bir elektrik teliydim.
Tanrý’nýn indirdiði. Kendinden topraða
Ben sadece iletkendim. Merdivenler gibi.
Merdivenler gibi
Üzeri aþýnýp parlamýþ, altý örümcek aðý ve unutulmuþ öteberi dolu.
Herkesi götürürken hiçbir yere gidemesin diye
Kýyýlarýna demir trabzan takýlmýþ merdivenler gibi
Mektup zarflarý gibi.
Mektup zarflarý gibi, aðzýna kadar baþkasýnýn sözleriyle dolu
Kendi konuþmasýn diye aðzý tutkallanmýþ.
Mektup sineye bastýrýlýr. Öpülür. Saklanýr mübarek bir emanet gibi.
Zarfýn aðzý yýrtýlýr. Ýçi boþaltýlýr. Serin bir rüzgar dolar içine uzun zaman sonra.
Aðzýný açýp içini döken herkes gibi.
Zarflar hiç konuþamaz. Aðýzlarý yýrtýktýr.

Yay boþ çekilmiþ la sesinde.
Durmadan la sesinde.
Sabahýn ilk ýþýklarýnda damlarýn üzerinde
Gün batarken daðlarýn üzerinde
Annemin mor entarisinin üzerinde
Bir beslenme çantasýndaki kirli peçetenin üzerinde
Zikirli sakallarýn üzerinde
Kirli saçlarýn üzerinde.
Üþüyen bir saatin üzerinde
La sesi
Herkes aðlasýn diye.

Herkes duruyorken gidenler var diye
Arka sokaklardan, siyah torbalar içinde
Gidenler var diye.

Babamýn divandaki kalýntýsýnýn üzerine televizyonun dantel örtüsünü serdim.
Solistin türküsü nefes alsýn
Babam tozlanmasýn diye.
Yok olan þeyler de tozlanýr çünkü.
O uyudu, iki yana düþtü elleri.
Annemin oklavasýyla dokundum avuç içine.
Sonra oklavanýn ucuna baktým
Hiç merhamet bulaþýðý yoktu.
Babamýn ellerinin üzerine minder koydum.
Ben iþe yaramayan ama umudumu kesmediðim þeyleri
Minder altýna gizleyen bir çocuktum.

Beni tutamaz kimse.
Çünkü ben zamanýn bizzat kendisiyim.
Altýn kordonla bileðine doladýðýn saatin içindeyim.
Sen sana ait olduðumu sanýrsýn.
Oysa ben sendeyken bile giderim.
Saat benim yataðýmdýr. Örtüsü dahi kýrýþmamýþ.
Tanrý’nýn camisi gibi. Orasý O’nun tayin edilmiþ evidir ama O orada deðildir.
Sen beni tutamazsýn.

Bir hikaye duydum
Ellerim cebimde, bir seher vaktinde,
Daha süpürülmemiþ bir sokaktan geçiyordum.
Daha kimse kimseyi olmayan güzelliklerle kandýrmamýþtý.
Saçlar tepeden öylesine toplanmýþ, kirli sepetleri dolu ve çöp kutularý.
Fareler ortalýkta.
Karanlýk yani gerçek renginde dünya
Bir hikaye duydum.
Tanrý, þeytanýn ipiyle kendini asmýþ sedir aðacýna. -Kendi ipini kirletmedi.-
Çok çýrpýnmýþ. Ayakkabýsý düþmüþ ayaðýndan.
Ayakkabýsý Nuh’un gemisi.
Bizi kurtardý, kendi ahiretini yaktý. Tanrý yalýnayak öldü. Sonra cennete gitti.
Cümleten Allahsýz kaldýk.
Bir sigara yakacaktým, gülümseyerek. Tanrý konuþtu.
Yeni yapýlmýþ bir binanýn bodrumundan geldi sesi.
Sesini sessizliðinden tanýdým.
“Sence ben ölür müyüm?” dedi. “Her þey seni anlamak içindi.”

Ýnsanlar geçti buradan. Yerlerde kanlý ayak izleri. Ne yana kaçtýklarýný ve tufan bittiðinde
Nasýl geri döneceklerini bulabilmek için
Birbirlerini -içlerindeki en güçsüzleri- kestiler.

Benim öteki gözüm nerede düþtü?
Yaðmur yaðýyor, benim öteki gözüm nerede düþtü!

“Siyah torbanýn içinde.”









Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.