Tahta masamýzda oturmuþtuk, içiyorduk rakýmýzý, Radyoda bir kadýn, söylüyordu sevdiðimiz þarkýyý, "O Bizim kavuþmalarýmýz a yârim, mahþere kaldý" Derin bir ah çekti Kara, bana baktý, Bilirim bu türkünün ,onun için çok anlamý vardý. Karanlýkta, bana çaktýrmadan sildi gözünün yaþýný, Dedi; "Bu günde anlatayým sana mahþere kalmýþ bir aþký."
Orpheus, gelmiþ geçmiþ en büyük müzisyeniymiþ dünyanýn, Kimine göre Apollon’un oðluymuþ kimine göre de bir kralýn.
Annesi Kalliope epik þiirlerin ,destanlarýn ilham perisiymiþ, Onun fýsýldamalarýyla þairler ne destanlar, þiirler üretirmiþ.
Apollon ona bir lir hediye etmiþ ,annesi de çalmayý öðretmiþ. O ,lir çalarken tüm insanlar ,hayvanlar etrafýnda belirirmiþ.
Rüzgarlar esmez, nehirler çaðlamazmýþ ses çýkartmamak için, Çiçek açarmýþ aðaçlar ,sarhoþ olurmuþ herkes etkisinden lirin.
En vahþi hayvanlar bile uysallaþýrmýþ, aðlarmýþ daðlar, kayalar, Yola gelirmiþ ,duygusallaþýrmýþ, en kalpsiz, en acýmasýz insanlar.
Böyle bir yeteneði varmýþ iþte Orpheus’un, aþýkmýþ tüm kadýnlar, Hatta sadece onlar deðil periler ve kim bilir belki de tanrýçalar.
Ünü hýzla yayýlmýþ, taþýnmýþ Yunan topraklarýnýn bile ötesine, “Iþýðýyla þifa veren” anlamýna geliyormuþ adý, yaþadýðý dönemde.
Bir gün karþýlaþmýþ güzel Eurydike’yle, iki genç o an aþýk olmuþ, Tez olmuþ düðünleri, lirin güzel ezgisiyle tüm davetliler coþmuþ.
Çok sürmemiþ mutluluklarý, keder kapýlarýný çalmak üzereymiþ, Arýcýlýk ve el sanatlarý tanrýsý Aristeaus’ta bu güzel kýza aþýkmýþ