İNSAN OLMAK (21)
Sabrýn fazlasý
çatlatýr taþý,
taþ ufalanýr
ama taþ yine taþ kalýr.
Küpü taþýran son damla
akar küpün yan duvarýndan,
ne küp´ne su ama
hiçbirþey kaybetmez hacmýndan,
Ateþ düþtüðü yeri yakarmýþ,
zararý ise yalnýzca boyutlarý kadarmýþ.
Hayýr!,
Bu zararýn hiçbir zaman deðiþtirelemeyen,
asla ve asla geriye döndürülemeyen
yararlarý vardýr.(*)
Hele ok yayýndan çýkmaya bir kere,
hele birde
hedefine varmaya göre;
Artýk hiçbirþey ayný deðildir,
ulaþýlan hedefte
yep-yeni bir oluþumu meydana gelir.
Gerilmiþ yayýnda „Yeter“ ine varan
ok, madde yada insan;
„Gayrýk“ sýnýrýna eriþtimi
ani bir þýçramayla deðiþtir niteliðini
Büyük Türk Þairi Nazým Hikmet,
sizlerin de anlayacaðýnýzý ümit ederek
„TÜRK KÖYLÜSÜ“ þiirinde,
„Gayrýk“ý þöyle anlatýr bize;
„Topraktan öðrenip
kitapsýz bilendir.
Hoca Nasreddin gibi aðlayan
Bayburtlu Zihni gibi gülendir.
Ferhad’dýr
Kerem’dir
ve Keloðlan’dýr.
Yol görünür onun garip serine,
analar, babalar umudu keser,
kahbe felek ona eder oyunu.
Çarþambayý sel alýr,
bir yâr sever
el alýr,
kanadý kýrýlýr
çöllerde kalýr,
ölmeden mezara koyarlar onu.
O, «Yûnusû biçâredir
baþtan ayaða yâredir,»
aðu içer su yerine.
Fakat bir kerre bir derd anlayan düþmeyegörsün önlerine
ve bir kerre vakteriþip :
«-Gayrýk yeter!...»
demesinler.
Ve bir kerre dediler mi :
«Ýsrafil sürunu urur
mahlukat yerinden durur»,
topraðýn nabzý baþlar
onun nabýzlarýnda atmaða.
Ne kendi nefsini korur,
ne düþmaný kayýrýr,
«Daðlarý yýrtýp ayýrýr,
kayalarý kesip yol eyler âbýhayat akýtmaða...»
(*) Lütfen ÞÝÝRÝN HÝKAYESÝ bölümündeki açýklamalarýmý okuyunuz. Bilgisayar-teknik zorunluluklar nedeni ile Nazým Hikmet’in kendine özgü satýr kaydýrmalarýný burada baþaramadým, özür dilerim.
Sosyal Medyada Paylaşın:
Oğuz Can Hayali Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.