Yanýndaydým
Sen öyle seviyorsun diye
sað elinden tutuyordum
Sevdiðin parfüm vardý üzerimde
ve konuþmasý keyifli konular getirmiþtim
Sen serçe sürüsünün çýðlýklarýný merak ettin
tuttun bir de saymaya kalktýn
-ne önemi varsa-
dallarda saklananlarý bile
sobelemek ister gibiydin
Adýný kirli koymalý bunun diyerek
yanýna gelen beyazlý köpeði sevdin
Kanatlarýmý olmalýydý diye düþündüm
fark etmen için yahut tüyleri
ellerimin
Bir ara ayaðýmý burktum onu da fark etmedin
dilinde gezdirdiðin Sezen þarkýsýndaki
kayýp kelimeyi arýyordun
Biliyorum yanýndaydým
Öyle seviyorsun diye
sað elinden tutuyordum
Yanýmýzdan geçen adamýn giyimine baktýn
renklerin uyumunu beðenmeyip
yüzünü buruþturdun
Sonra ellerinde alýþveriþ poþetleri olan
kadýnlara takýldý gözlerin
Ben olsam topuz yapardým dedin
birinin saçlarýna bakýp
diðerinin bacaklarýnda selülit olmamasýna þaþýrdýn
yine yüzünü buruþturdun
Yanýndaydým
Öyle seviyorsun diye
sað elinden tutuyordum
Kitapçýnýn yanýndan geçerken
sepetin içindeki tek fiyat kitaplara dokundun
Ýlgiye ihtiyaçlarý varmýþ gibi
bir ikisine adýný sordun
Karþýdaki çýnar aðacýnýn altýna dizilmiþ yaþlýlara selam verdin
bazýlarý yoldan geçen ceylanlarý
gözleriyle soymak için oradaydý
bazýlarý temizlik var diye evden kovulmuþtu
bazýlarý siyaset spor dedikodu…
Az sonra duraktaki bir kadýný Gülten Akýn’a benzettin
O öldü dedim duymadýn
Biliyorum yanýndaydým
Öyle seviyorsun diye
sað elinden tutuyordum
Yoruldum dedin
bir kafeye oturup sade kahve içelim
Annene der gibi dedin
Bakkala uzun camel der gibi dedin
En kalabalýk yerdeki masaya oturdun
(Sanki topuzsuz kadýn
selülitsiz kadýn
ve renk seçimi talihsiz adam da bizimle oturdu
Serçeler ve köpek yoktu)
Elimi býraktýn
alýþveriþ poþetini býrakýr gibi
sað elini tahliye etmek ister gibi býraktýn
Getirdiðim konulara yine yüz vermedin
O eski evin camlarýný neden kýrdýklarýndan bahsettin
sulamayý unuttuðun çiçeklerden
o kolyenin çok pahalý oluþundan
hatta çakmaðýný neden kýrmýzý seçmediðinden…
Þu an Gurdjieff’in yada Ýbn Arabi’nin -belki de Gülten Akýn-
kitaplarýndan birini okuyor olabilirdim
Penceremin kenarýndan
kaydýrak sýrasý için tartýþan çocuklarý izliyor olabilirdim
Annemin mezarýný ziyaret edip
yasin okuyor olabilirdim
Evlerini þehrin yuttuðu çiçeklerin
fotoðraflarýný çekiyor olabilirdim
O kolye kadar olmasa da
seni mutlu edecek bir þiir yazýyor olabilirdim…
Ama geç kalýnacak eller deðildi ellerin
Sen öyle seviyorsun diye
gelip sað elinden tutmayý seçtim…
Özgür SARAÇ / Râzý
170623Denizli