Rasûlüm! Kullarým sana beni sorarlarsa,
þüphesiz ben onlara çok yakýným.
Bana dua edenin duasýna icâbet ederim.
Öyleyse onlar da benim dâvetime uysunlar
ve bana iman etsinler.
Böyle yaparlarsa,
en doðru yolu bulmuþ olurlar. (13)
Ey iman edenler! Allah’ý çok çok zikredin. (12)
O akýl sahipleri,
ayakta dururken, otururken
ve yanlarý üzerine yatarken
dâimâ Allah’ý zikrederler;
göklerin ve yerin yaratýlýþýný tefekkür ederler
ve: “Rabbimiz! Sen bunlarý boþuna yaratmadýn.
Sen bütün eksik sýfatlardan uzaksýn.
Bizi cehennem azabýndan koru!” derler. (8)
Rabbini sabah akþam içten içe,
boyun büküp yalvara yakara,
derin bir ürpertiyle
ve ancak kendin iþitebileceðin bir sesle zikret!
Sakýn gâfillerden olma! (9)
Onlar, iman eden
ve kalpleri de dâimâ Allah’ý hatýrlayýp anmakla
doygunluk ve huzura eren kimselerdir.
Haberiniz olsun ki,
kalpler ancak
Allah’ý hatýrlayýp anmakla
doygunluk ve huzura erer. (10)
Göklerde olanlar da yerde olanlar da
hepsi Allah’ýndýr.
Allah, ilim ve kudretiyle her þeyi kuþatmýþtýr. (14)
Gözler O’nu göremez,
fakat o gözleri görür.
O, yarattýklarýnýn ihtiyacýný
bütün incelikleriyle bilip karþýlayan
ve her þeyden haberdâr olandýr. (15)
Ancak bu durumda Allah,
verdiði gayb bilgisini
þeytanlarýn tasallutundan korumak için
onun önünden ve ardýndan gözcüler salar. (6)
Hac mevsiminde ticâret yaparak
Rabbinizden rýzýk talep etmenizde
hiçbir günah yoktur.
Arafat’tan seller gibi boþanýp aktýðýnýzda
Müzdelife’deki Meþ‘ar-i Harâm’da Allah’ý zikredin.
O sizi nasýl doðru yola erdirdi ise,
siz de O’nu öylece zikredin.
Çünkü siz, bundan önce
gerçekten sapýklýða düþmüþ kimseler idiniz. (7)
Ancak tevbe edip hallerini düzeltenler,
Allah’a sýmsýký sarýlanlar
ve dinlerini tam bir ihlasla yaþayýp
bütün samimiyetleriyle Allah’a yönelenler baþka.
Ýþte onlar gerçek mü’minlerle beraberdirler.
Allah mü’minlere pek büyük bir mükâfat verecektir. (1)
Þunu iyi bilin ki,
Allah dostlarýna hiçbir korku yoktur
ve onlar asla üzülmeyeceklerdir. (2)
Onlar hakkiyle iman etmiþlerdir
ve Allah’a karþý gelmekten sakýnýp
vazîfelerini tam olarak yerine getirirler. (3)
Onlar için dünya hayatýnda da,
âhirette de müjdeler vardýr.
Allah’ýn verdiði sözlerde ve hükümlerinde
asla deðiþme olmaz.
Ýþte en büyük baþarý ve kurtuluþ budur. (4)
Gaybý bilen yalnýz Allah’týr.
O, hiç kimseye
gayb bilgisini açýk bir þekilde bildirmez. (5)
Ancak seçip bildirmek istediði bir peygamber hâriç.
Ona gayb bilgisinden dilediði kadarýný açar.
Rasûlüm! Sana kitaptan ne vahyediliyorsa
onu okuyup baþkalarýna da anlat.
Namazý da dosdoðru kýl!
Çünkü bütün þartlarýna riâyet edilerek
hakkiyle kýlýnan namaz,
insaný her türlü hayasýzlýktan,
dînin ve aklýn kabul etmediði þeylerden alýkoyar.
Allah’ý zikretmek ise en büyük ibâdettir.
Allah, bütün yaptýklarýnýzý bilir. (11)
Savaþ için çalým satarak
ve halka gösteriþ yaparak yurtlarýndan çýkan
ve insanlarý Allah yolundan alýkoyanlar gibi olmayýn.
Allah, onlarýn yaptýklarýný
çepeçevre kuþatmýþtýr. (16)
Gerçek þu ki,
insaný biz yarattýk
ve nefsinin ona neler fýsýldadýðýný da
çok iyi biliyoruz.
Çünkü biz ona þah damarýndan daha yakýnýz. (17)
Hele can boðaza gelip dayandýðýnda, (18)
O vakit can çekiþenin yanýnda bulunan sizler,
elinizden bir þey gelmez,
sadece çâresizlik içinde seyredersiniz. (19)
Biz ona sizden daha yakýnýzdýr,
fakat siz göremezsiniz. (20)
Görmez misin ki, göklerde ne var,
yerde ne varsa hepsini Allah bilir?
Üç kiþi gizli bir görüþme için
bir araya gelecek olsa
veya fýsýldaþsa mutlaka dördüncüleri Allah’týr.
Beþ kiþi bir araya gelse veya fýsýldaþsa
altýncýlarý mutlaka Allah’týr.
Bundan daha az veya daha çok sayýda kiþi
her nerede bir araya gelirse gelsin,
ne fýsýldaþýrsa fýsýldaþsýn
Allah mutlaka yanlarýndadýr.
Sonra da Allah onlara yaptýklarýný
kýyâmet gününde tek tek bildirecektir.
Doðrusu Allah, her þeyi hakkiyle bilir. (21)
(1) Nisâ / 146. Ayet (2) Yunus / 62. Ayet (3) Yunus / 63. Ayet
(4) Yunus / 64. Ayet (5) Cin / 26. Ayet (6) Cin / 27. Ayet
(7) Bakara / 198. Ayet (8) Âl-i Ýmrân / 191. Ayet (9) A’râf / 205. Ayet
(10) Ra’d / 28. Ayet (11) Ankebût / 45. Ayet (12) Ahzâb / 41. Ayet
(13) Bakara / 186. Ayet (14) Nisâ / 126. Ayet (15) En’âm / 103. Ayet
(16) Enfâl / 47. Ayet (17) Kaf / 16. Ayet (18) Vâkýa / 83. Ayet
(19) Vâkýa / 84. Ayet (20) Vâkýa / 85. Ayet (21) Mücâdele / 7. Ayet