ya fatýma
hani bahçeleri çizerdin çizik çizik de
hayallerini ekerdin kiraz gölgelerine
orkidelere uzattýðýnda elini
kurdeleler sýyrýlýp saçlarýndan
orkide olurlardý
ya fatýma
saçlarýna ne çabuk düþtü aklar
fidanlarýný ayazlar
hayallerini dolular ne çabuk vurdu
çocuklarýn daðýldý
sevinçlerin de
dizlerinde sýzýlar
yaðmur sularý gibi akýp gitti
ya fatýma
komþular bir bardak süt
bir avuç kül soruyorlar eski zamanlardan
kavruk güzelliðine
rana düþen kýnalý saçlarýna
ay vuruyor
cennet ayaðýndan buseler çalýyor þimdi
durulanmýþ kelimelerin sarýyor sevgileri
ya fatýma
ölü kelebekler çaðýndayýz þimdi
çiçeðe ulaþamayan kovanlar dolusu uðultularda
yakmadayýz kanatlarýmýzý
yüreðimizin mecali kalmadý
bigane bulutlar sarýldý yaralarýmýza
ya fatýma
dünya yokluklar dünyasý
hiçliðimizin, hýncýmýzýn, doymak bilmez nefsimizin
entipüften babil kulelerine mi sýðýnalým daha
daha fakr-u zaruret varken giderilecek
daha yollar varken gidilecek
ya fatýma
beyaz cümlelerinin kýrkýncý kapýsýndan
süt verdiklerin geçiyor birer birer
bulutlarý arþýnlayarak
samanyolundan yalýnayak
sýrf bunun için bile
tarih olmuþ bir gerçeksin sen
övünülecek en büyük annesin sen
*
hazreti fatýma
peygamber efendimizin,
hazret-i hatice validemizden olan
en küçük ve en sevgili kýzýdýr
hazret-i ali’nin zevcesi
aklý, zekasý, güzelliði, zühdü ve takvasý pek fazla idi
yüzü pek beyaz ve parlak olduðundan zehra denildi
züht ve dünyadan kesilmekte en ileri olduðu için betül
çok temiz demiþlerdi
peygamber efendimiz,
hazret-i fatýma’yý çok severdi
ayet-i kerime ve hadis-i þeriflerle metholundu
efendimiz onu 15 yaþýndayken
Allahü tealanýn emriyle
hazret-i ali ile evlendirdi
hazret-i fatýma’nýn kardeþlerinin çocuðu olmadý
olaný da küçük iken vefat etti
resulullahýn soyu
yalnýz fatýma validemizden hasýl oldu
hazret-i fatýma’nýn
hasan, hüseyin, muhsin adýnda üç oðlu ile
ümmi gülsüm ve zeynep adýnda iki kýzý oldu
muhsin küçük yaþta vefat etti
ümmi gülsüm, hazret-i ömer ile evlendi
fatýma-tüz-zehra küçük yaþta iken
hatice validemiz vefat etti.
resulullah efendimiz onu, büluð çaðýna kadar
kendi yanýnda bakýp, terbiye etti
evlenme vakti geldiðinde
cebrail aleyhisselam gelip dedi ki
ya resulallah, Allahü teala buyurur ki
habibime selam söyle, hiç merak etmesin
ben fatýma’nýn bütün ihtiyaçlarýný karþýlar
ve elbiselerini cennet elbiselerinden yapýp,
yakýnda sadýk ve muvahhid ve has kuluma veririm
resulullah cebrail aleyhisselamdan bu müjdeyi iþitince
þükür secdesi yaptý
cebrail aleyhisselam ayrýlýp bir süre sonra
üstü altýn boðça ile örtülmüþ
elinde bir altýn sini ile geri döndü
tazim için bin kerubiyan meleði de yanýnda
arkasýnda mikail aleyhisselam
israfil aleyhisselam
azrail aleyhisselam
ellerinde altýn boðça ile örtülmüþ birer altýn sini
biner melek ile gelmiþ olduklarý görüldü
melekler,
getirip sinileri server-i kainat hazretlerinin
huzurlarýna arz eylediler
resulullah bunlarý görünce
ya kardeþim cebrail
allahü tealanýn emr-i þerifi nedir
bu siniler ile ne emreder buyurdu
cebrail aleyhisselam dedi ki
ya resulallah
Allahü teala sana selam eder ve buyurur ki
ben habibimin kýzý fatýma’yý ali’ye verdim
arþ-ý uzmada nikah ettim
habibim de eshab arasýnda nikah eylesin
sinilerin birinde cennet elbiseleri vardýr
diðer sinilerde cennet yiyecekleri vardýr
eshabýna ziyafet versin
resulullah bu müjdeyi iþitince tekrar þükür secdesi yaptý
sonra cebrail aleyhisselama dedi ki
ya kardeþim cebrail
dilerim ki, nikahýn nasýl yapýldýðýný aynen açýklayasýn
cebrail aleyhisselam
ya resulallah
Allahü teala emretti ki
cennet kapýlarý açýlsýn ve cenneti süslesinler
cehennem kapýlarýný da kapatsýnlar
yedi kat gökte ve yerde ne kadar
kerubiyan, mukarrabin ve ruhaniyyan var ise
arþ-ý azimin gölgesinde
tuba aðacý altýnda toplansýnlar
Allahü tealanýn emri yerine geldi
yine Allahü tealanýn emriyle,
melekler üzerine tatlý bir rüzgar esti ki
vasfý anlatýlamaz
o tatlý rüzgar
cennet aðaçlarýnýn üzerine eser
cennet aðaçlarýnýn yapraklarýnýn birbirine dokunmasý ile
hoþ bir seda hasýl olur ki
dinleyenlerin akýllarý baþlarýndan gider
ondan sonra gönül kuþlarýna emreyledi ki
naðmeye baþladýlar
ya habiballah… Allahü teala buyurdu ki
ya cebrail, sen aslaným ali’nin vekili ol
ben de fatýma’nýn vekili olayým
ya meleklerim siz de þahit olunuz
fatýma’yý helalliðe ali’ye verdim
ya cebrail, sen de vekaletin hasebiyle
ali için kabul eyle
orada nikah oldu
sana da emrolundu ki
burada da sahabe-i güzini toplayýp, nikah yapasýn
resulullah bunun üzerine tekrar þükür secdesi yaptý
eshab-ý kiramýn toplanmasýný emretti
sonra cebraile dedi ki
ya cebrail
kýzým fatýma benim hatýrýmý kýrmaz
bu cennet elbiselerini dünyada giymeye deðmez
geriye cennete götürünüz
sahabe-i kiram toplandý
dörtyüz akçe ile nikah eylediler
durumu hazret-i fatýma’ya müjdelediler
hazret-i fatýma razý olmadý
cebrail tekrar geldi
ya resulallah, Allahü teala buyurdu ki
fatýma dörtyüz akçe ile nikaha razý olmaz ise
dörtbin akçe olsun
bunu fatýma’ya söylediler
yine razý olmadý
cebrail geri gelip,
dörtbin altýn emrolundu dedi
fatýma yine razý olmadý
ya resulallah
Allahü teala bizzat fatýma’ya varýp
muradý ne ise sormaný emretti
resulullah fatýma’nýn yanýna varýp
muradýný sorduðunda
fatýma dedi ki
babacýðým, muradým þudur ki
sen, mahþer meydanýnda
müminlerin günahkarlarýndan nicelerine þefaat edip
cennete koyarsýn
ben de onlarýn hatunlarýna þefaat edip
cennete koyayým
resulullah çýkýp, fatýma’nýn muradýný söyledi
cebrail aleyhisselam oradan ayrýldý
geri nüzul edip dedi ki
ya resulallah
Allahü teala fatýma’nýn muradýný kabul edip
o da ruzi cezada þefaatcý olsun buyurdu
resulullah, fatýma’ya, muradýnýn kabul olup
þefaat edeceðini kendisine iletti
fatýma, babacýðým dedi
senin þefaat edeceðine delil
kelam-ý kadimde
furkan-ý azimde
ayet-i kerimelerdir
ya bana delil nedir
resulullah, ey ciðerparem
muradýný arz edeyim buyurdu
cebrail aleyhisselama fatýma’nýn muradýný söyledi
cebrail aleyhisselam ayrýlýp
az sonra elinde bir beyaz ipekle geri döndü
resulullahýn huzurunda ak ipeði açýp
içinden bir kaðýt çýkardý
yevm-i cezada mümin hatunlarýn asilerine
kulum fatýma’yý þefaatcý ettiðime
bu hucceti yanýnda bulundursun
resul-i ekrem o kaðýdý geri ipeðe sarýp
fatýma’ya getirdi
fatýma hucceti gördü
kabul edip, nikaha razý oldu
resulullah efendimiz,
hazret-i ali’ye buyurdu ki
ya ali, Allahü tealayý sever misin
evet ya resulallah
beni sever misin
evet ya resulallah
fatýma’yý sever misin
evet ya resulallah
hasan ve hüseyini sever misin
evet, ya resulallah
ya ali bu kadar muhabbeti
bir gönüle nasýl sýðdýrýrsýn
hazret-i ali sükut etti
eve geldi
hazret-i fatýma’ya olayý anlattý
cevap veremediði için üzüldüðünü belirtti
hazret-i fatýma buyurdu ki
bunda üzülecek ne var
Allahü tealayý sevmek
imandan ve akýldandýr
muhammed aleyhisselamý sevmek imandandýr
beni sevmek eþin oluþundandýr
hasan ve hüseyni sevmek tabiatýndandýr
hazret-i ali hemen resulullahýn huzuruna gelip
bu cevabý söyledi
resulullah buyurdu k
bu yemiþ nübüvvet aðacýnýn yemiþidir
ya ali, bu cevap senin deðil
fatýma’nýn cevabýdýr
hazret-i osman,
resulullaha ve eshabýna ziyafet vermiþti
hazret-i osman, resulullah eve teþrif edene kadar
adýmlarýný saymýþ
her adýmý için bir köle azat etmiþti
hazret-i ali o ziyafetten çýkýp, eve geldi
fatýma validemiz onu hüzünlü görüp
ya ali, niçin hüzünlüsün diye sordu
hazret-i ali, eðer bizim de dünyalýðýmýz olsa idi
resulullahý evimize davet ederdik
nitekim bugün osman davet etti dedi
hazret-i fatýma biz de davet edelim deyince
ya habibullahýn kerimesi
ne ile ikram edersin
hangi yemeði yedirirsin dedi
hazret-i fatýma, o habibullahtýr
ona Allahü teala ikram eder ve yemek verir
sen git sevgili babamý davet et
hazret-i ali resulullahýn huzuruna varýp
ya resulallah kerimeniz fatýma sizi davet eder
resulullah, ya ali, yalnýz beni mi
eshabýmla beraber mi diye sordu
hazret-i ali, eshab-ý kiram da beraber buyursunlar dedi
eshab-ý kiram ile beraber kalkýp
hazret-i fatýma’nýn evine geldiler
hazret-i fatýma,
ya Rabbi, senin habibin bugün miskin kulunun evine geldi
sen onlara ikram eyle, nimetler ver
ben fakir, onlara ikram etmeye
ve nimet vermeye gücüm yetmez
diye dua etti
bir çömleði vardý.
ateþ üzerine ocaða koydu
Allahü teala kendi lütuf ve keremi ile
o çömleði yemek ile doldurdu
hazret-i fatýma o yemeði
resulullahýn huzur-u þeriflerine gönderdi
resulullah ve eshab-ý güzin o yemekten yediler
resulullah efendimiz buyurdu ki
bu yemek cennet yemeðidir
bunun üzerine hazret-i fatýma odaya girip secde etti
ya Rabbi, benim kölem yoktur ki azat edeyim
velakin dilerim ki,
ümmet-i muhammedin günahkarlarýndan bir miktarýný
cehennem ateþinden azat eyleyesin diye dua etti
hemen cebrail aleyhisselam geldi
dedi ki, ya resulallah
fatýma, günahkar ümmet için, münacat etti
Allahü teala buyurdu ki
habibime selam eyle ve de ki
fatýma’nýn evine gelenlerin her bir adýmýna
yüz erkek ve yüz kadýn
cehennem azabýndan azat eyledim
hazret-i aiþe validemiz anlatýr
bir gün fatýma geldi
resulullahýn yanýna oturdu ve gizli konuþtular
fatýma çok aðladý
kýzýnýn çok aðladýðýný gören resulullah
bir daha gizli olarak bir þeyler söyledi
o zaman fatýma güldü
resulullah gidince
fatýma’dan gizli konuþtuklarýnýn ne olduðunu sordum
resulullahýn sýrrýný ifþa edemem dedi
resulullah ahirete intikal edince tekrar sordum
o zaman dedi ki, ilk gizli konuþmamýzda babam
cebrail aleyhisselam her sene bir kere
kur’an-ý kerimi benimle karþýlýklý okurdu
bu sene iki kere okudu
bundan ecelimin yaklaþtýðý anlaþýlýr
Allahü tealadan sakýn ve sabýrlý ol
ben senin için güzel selefim buyurdu
onun için aðladým
üzüldüðümü görünce
ikinci defa gizli konuþmamýzda
ehl-i beytimden bana en önce sen kavuþursun buyurdu
resulullahýn vefatýndan 6 ay sonra
hazret-i fatýma vefat etti
hazret-i fatýma,
ehl-i beytin gözbebeðidir
peygamber efendimiz buyurdu ki
fatýma benden bir parçadýr
onu inciten beni incitmiþ olur
hz.fatýma
imran kýzý meryem
firavunun ailesi asiye
hüveylid kýzý hatice’den sonra
bütün kadýnlarýn seyyidesidir
hz.fatýma
cennet hatunlarýnýn üstünü
hasan ve hüseyin de cennet gençlerinin yüksekleridir
Allahü teala ,fatýmanýn gazabý için gazap eder
rýzasý için razý olur
redfer