sonbaharýnda ekimi yaþayan kalbini
hüzünle daðladýn mý hiç
hüzün ki su ve ateþtir ýlgým salgým
gülünü de gülistanýný da
ýrmaðý ve lalesini de
ateþ ve suya döndürür
hani ateþe deðince bir su
bakýlýr ya niceliðine ýrmak mýdýr
veya yaðmur mu
yaðmurlu havanýn yangýný büyük olur ya hani
hani serpintiler ateþi besler ya
bardak bardak boþalýr ya bir su
söner ya alevler
yaðmur yaðmur serpilince çoðalýr ya hani
hüzün ki kalpte baþlayan bir yanýþtýr
elbet onu söndürmek için
gayrete gelir göz pýnarlarý yaðmur yaðmur
ve yazýk ki ýrmak olamadýkça
yalnýzca içindeki yangýný çoðaltýr
kalbi yandýkça aðlayanýn
kentler tutuþturacak yangýnlar çoðaltmakta
turfa yüreðinde
yazýk ki baþkalarý habersizdir alevlerden
*
efendiler efendisi otuz altý yaþýnda
miladi 607 senesi
mekke`de þiddetli bir kuraklýk
amansýz bir kýtlýk baþ göstermiþti
çoðu aile
geçim sýkýntýsýndan periþandý
geçim sýkýntýsý içinde bulunan ailelerden biri de
resul-i ekrem efendimizin amcasý ebu talip ailesiydi
efendimizin kalbi
þefkat ve merhamet kaynaðýydý sanki
asla unutmuyordu zatýna yapýlan iyilikleri
kendisine karþý gösterilen kadirþinaslýklarý
asla karþýlýksýz býrakmak istemiyordu
böylesi güzel ve eþsiz bir mizaca sahipti
iþte þimdi
geçim sýkýntýsý çeken biri vardý
kendisine, elinden gelen yardýmý esirgemeyen biri
çocukluðundan beri
þefkatli kanatlarý arasýnda büyüdüðü biri
ebu talip
amcasý geçim sýkýntýsý içinde iken
o nasýl rahat edebilir
nasýl yardýmýna koþmazdý
derhal harekete geçti
hali vakti yerinde olan diðer amcasý
hz. abbas`a koþtu
durumu kendisine arz etti
sýkýntý içinde kývranan ebu talib`e
yardým ellerini uzatmalarý
yükünü bir nebze olsun hafifletmeleri
gerektiðini anlattý
hz. Abbas memnuniyetle karþýladý
efendimizin bu davetini
birlikte ebu talib`e vardýlar
maksatlarý onun evindeki kalabalýðý biraz azaltmak
hiç olmazsa
bir ikisinin geçim yükünü omzundan kaldýrmaktý
maksatlarýný ebu talib`e açýnca
o bundan memnuniyet duydu
sonunda efendimiz ismini bizzat koyduðu hz. ali`yi
hz. abbas da hz. cafer`i himayesine aldý
o sýrada hz. ali beþ yaþýnda bulunuyordu
henüz bu yaþta
resul-i kibriyanýn himayesine girmesi
hz. ali için eþsiz bir mazhariyetti
bundan sonra
onun terbiye süzgecinden geçecek
davet edildiðinde derhal iman edecekti
bu imaný sýrasýnda 9-10 yaþlarýnda bulunan hz. ali
ayný zamanda
ilk müslüman çocuk þerefini
kazanmýþ olacaktý
redfer